"الذي أنا عليه" - Traduction Arabe en Turc

    • olduğum
        
    Ama nihayetinde beni olduğum kişi yapan oydu. olduğum kişiden gayet memnunum. Open Subtitles لكن في نهاية المطاف ، جعلني ذلك الرجل الذي أنا عليه الآن
    Lisedeki bu tecrübeler, beni bugün olduğum çevreci yaptı. TED وهذه التجارب في المدرسة الثانوية جعلت مني المحافظ على البيئة الذي أنا عليه اليوم.
    Yaptığımız iş, şu anda olduğum kişi. Open Subtitles ، العمل الذي نقوم به الشخص الذي أنا عليه الآن
    Penisimi kaybetmem beni bugün olduğum kişi yaptı. Open Subtitles خسارة قضيبي جعلتني الرجل الذي أنا عليه اليوم
    Ben de New York'a kaçtım, ve şu anda olduğum adam oldum. Open Subtitles لذا, هربت لنيويورك وأصبحت الرجل, الذي أنا عليه الآن
    olduğum kişiye bak, baba olarak kardeş olarak ve oğlun olarak. Open Subtitles انا جاد يا أمي ، انظرِ للشخص الذي أنا عليه كأب وأخ وإبن لكِ
    Onun tanıdığı adamın şu anda olduğum adamla ilgisi yok. Open Subtitles الرجل الذي يعرفه ليس له أيّ علاقة بالرجل الذي أنا عليه اليوم.
    Sahip olduğum her şeyi o verdi, beni bugün olduğum erkeğe çevirdi. Open Subtitles أعطتني كل ما أملك صنعت مني الرجل الذي أنا عليه اليوم
    Bana yapabildiğimi göstermiş olmasalardı sizin önünüzde duran, şuan yaptığım şeyi yapan, bugün olduğum kişi olmazdım. Open Subtitles كيف لم أكن لأكون الشخص الذي أنا عليه اليوم، أقف أمامكم، أفعل ما أفعله
    Beni bugün olduğum kişi yapan sensin. Open Subtitles أنتِ السبب في كوني الرجل الذي أنا عليه اليوم
    Onlara, eskiden olduğum kişinin, şimdi olduğum kişi hakkında yanıltmamalarını söyle. Open Subtitles أخبرهم ألا يخلطون بين الرجل الذي كنته والرجل الذي أنا عليه الآن.
    Bana iki kere can verdi. Birincisi soysuz olarak ikincisi de şu an olduğum şey olarak. Open Subtitles والتي ولدتني مرّتين، مرّة نغلًا ومرّة كهذا المخلوق الذي أنا عليه الآن.
    Ailenizin kurumu olmasaydı bugün olduğum adam olmazdım. Open Subtitles و لولا مُنظمة أسرتك لم أكن لأصبح الرجل الذي أنا عليه اليوم
    Çünkü eğer burada yaşadığım deneyimlerim olmasydı bugün olduğum adam olamazdım. Open Subtitles لأنني لن يكون الرجل الذي أنا عليه اليوم إذا لم يكن للتجارب أن لقد كان هنا.
    Birlikte yaşadığımız onca şeyden sonra sen olmadan gerçekten olduğum adam olamazdım. Open Subtitles بعد كل شيء مررنا به معًا أنا حقًا لم أكُن لأُصبح الرجل الذي أنا عليه بدونكِ
    Bunlar sadece görevler, benim gerçekte kim olduğum değil. Open Subtitles تلك وظائف فقط، ليس الذي أنا عليه كرجل
    Keşke şimdi olduğum kişiyle evlenebilmiş olsaydı. Open Subtitles أتمنى فحسب أن... أتمنى فحسب لو كانت متزوجة بالرجل الذي أنا عليه الآن
    O yüzden sahip olduğum emsalsizlik hoşuma gidiyordu. Open Subtitles لذا جئت كي أحتفل بالتفرد الذي أنا عليه
    Şu an olduğum kişinin bir sürü sorumlukları var. Open Subtitles ...الشخص الذي أنا عليه الأن يحمل الكثير من المسؤوليات
    Tam olarak kötü olduğum bir şey. Open Subtitles هذا بالضبط السوء الذي أنا عليه

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus