Şu ana kadar gördüğüm üzere, ...zor idare edilen bir kadınla uğraşıyorsun. | Open Subtitles | من الذي رأيته حتي الان انت تتعامل مع امرأة صيانة جيده جدا |
Anlat bakalım, dün akşam giderken gördüğüm adamı nereden tanıyorsun? | Open Subtitles | اذن أخبريني كيف تعرفين ذلك الرجل الذي رأيته يغادر البارحة؟ |
1000. video falandır aslında ama gördüğüm en yakın olanı. | Open Subtitles | يشبه أكثر المريض 1000، لكن هذا هو الأقرب الذي رأيته. |
Az önce gördüğün adam seni öldürecek. | Open Subtitles | تانغ لونغ , الرجل الذي رأيته أمامك سوف يقتلك |
Ne gördün bilemiyorum ama; bana hiç bir şey ulaşmadı! | Open Subtitles | لا أعرف ما الذي رأيته ولكني لم أستلم شيئاً |
Ya 29 Eylül akşamı saat 7: 20'de pencereden gördüğünüz adamın sanık, John Waldron olduğunu kesinlikle söyleyebilir misiniz? | Open Subtitles | وامكنك بوضوح اعلان ان الرجل الذي رأيته خلال النافذة في الساعة 7: |
Kayıtlarıma baktım da, bil bakalım ne gördüm. | Open Subtitles | لقد سلمت سجلي منذ قليل واحزر ما الذي رأيته |
gördüğüm tek şey, iyi bir öğrenci olduğun ve sana saygı duydukları. | Open Subtitles | الشيء الوحيد الذي رأيته هو أنك كنت طالب جيد و أنهم يحترمونك |
İstediğini söyle, ama dün benim gördüğüm adam tehdit oluşturuyor. | Open Subtitles | قل ما تشاء، لكن الرجل الذي رأيته البارحة كان تهديدًا. |
İlk defa 2007'de Londra'da öğrenciyken gördüğüm bir videoyla sizlere veda etmek isterim. | TED | و سأترككم مع هذا الفيديو و الذي رأيته لأول مرة في عام 2007 عنما كنت أدرس في لندن |
Hayatımda gördüğüm en derin kırmızı su altında yaşar. | TED | اللون الأحمر القاني الأكثر عمقًا الذي رأيته في حياتي يوجد تحت الماء. |
O zaman o gece gördüğüm kişi... Başkan mıydı? | Open Subtitles | اذن الشخص الذي رأيته تلك الليلة كان الرئيس؟ |
Hani seni birlikte gördüğüm adam. | Open Subtitles | جعلك غير سعيده أتذكرين, ذلك الذي رأيته معك |
Sizi her zaman gördüğüm gibi makul ve bağışlayıcı olunuz. | Open Subtitles | ولتكن ذلك الرجل النبيل الذي رأيته فيك أول مرة |
Dinle, olanları anlatayım. gördüğüm kısmı. | Open Subtitles | أسمع, سأقول كيف حصل ذلك الجزء الذي رأيته |
gördüğün adamın onu açık arttırmada aldığını aldığından eminim. | Open Subtitles | من المؤكد أن الرجل الذي رأيته قد إشتراها من المزاد. |
Yaşadığı hayat gördüğün rüyadaki hayat değil miymiş? | Open Subtitles | الحلم الذي رأيته لا ينطبق على واقع حياته؟ |
Tam olarak Ne gördün bilmiyorum ama televizyon ya da yansımadır. | Open Subtitles | اسمع ، لا أعلم ما الذي رأيته ربما انعكاس الضوء من التلفاز |
Bir şey gördün. Kaskında Ne gördün? | Open Subtitles | لقد رأيت شيئاً ما, ما الذي رأيته في خوذتك؟ |
Dışarıda gördüğünüz hayvan, av esnasında bir kafatası zedelenmesi yaşadı. | Open Subtitles | نموذج الإنسان الذي رأيته بالخارج عانى من كسر في جمجمته نتيجة لعملية الصيد |
Bu sabah bölüm panosunda ne gördüm, biliyor musun? | Open Subtitles | أتدري ما الذي رأيته على لوحة إعلانات الإدارة هذا الصباح؟ |
Ve bu da izlediğim filmi özetliyor. | Open Subtitles | وهذه نهاية ملخص الفيلم الذي رأيته ليلة أمس |
gördüğümün gerçek olup olmadığını anlamak için bir yol olmalı. | Open Subtitles | لا بدّ وأن هناك طريقة لمعرفة بأن الذي رأيته حقاً حدث |