Dolabında bıçak gördüğünü iddia eden bir temizlikçi var. | Open Subtitles | لديه هذا الحارس الذي يدّعي أنه رأى السكّين في خزنته |
Beni takip etmediğini iddia eden biri için, içgüdülerin çok kuvvetli. | Open Subtitles | لشخص ما الذي يدّعي هو لا يتليني،... ... أنتمتأكّدةلها موهبة. |
Phillip ayrıca Peter Bishop olduğunu iddia eden adamdan da söz etti. | Open Subtitles | سُررتُ بلقائك. كما أخبرني (فيليب) عن الرجل الذي يدّعي أنّه (بيتر بيشوب). |
Beni asıl şaşırtan şey ölüm döşeğinde olduğunu iddia eden bir adam neden babasına bir merhaba demez? | Open Subtitles | ما يفاجئني هو لماذا الرجل الذي يدّعي أنّه على شفير الموت... لا يستطيع أن يقدّم نفسه لإلقاء التحيّة على والده. |
Yani şu an kurtarıcınız olduğunu iddia eden adam. | Open Subtitles | الرجل الذي يدّعي حاليا أنه المنقذ |
Brice Tibbetts'i arsaya attığını gördüğünü iddia eden kişi. | Open Subtitles | إنهُ ذلكَ الرجُل الذي يدّعي أنهُ رآك ترمي جثة (برايس تيبيتز) في الحقل |
Taylor' un yanı sıra, partide tecavüz olduğunu iddia eden tek kişisin. | Open Subtitles | إلى جانب (تايلر)، أنت الشخص الوحيد الذي كان بتلك الحفلة الذي يدّعي أنه كان هناك اغتصاب |
Oğlun olduğunu iddia eden şu adam Walter... | Open Subtitles | هذا الرجلُ الذي يدّعي أنّه ابنكَ يا (والتر)... |