"الرئتين" - Traduction Arabe en Turc

    • akciğer
        
    • Akciğerleri
        
    • ciğerler
        
    • akciğerler
        
    • ciğerleri
        
    • akciğerlere
        
    • akciğerlerinde
        
    • akciğerlerde
        
    • akciğerlerin
        
    • Ciğerlerinde
        
    • ciğerlere
        
    • akciğeri
        
    • ciğerinde
        
    • ciğerlerin
        
    • ciğerlerde
        
    akciğer fibrozisi olduğu kesin. Kesin olmayan şey bunun nedeni. Open Subtitles إنه تليف ما بين الرئتين بالتأكيد لكن السبب غير واضح
    Bunu anlamlandırmanın tek yolu o Akciğerleri düzeltmemiz ve nakletmemiz. Open Subtitles الطريقة الوحيدة للحصول على معنى ان اصلحنا الرئتين و زرعناهما
    İlk kurban üzerindeki otopsimde ciğerler tamamen bu canlı larvalarla doluydu. Open Subtitles على تشريح جثتي على الضحيّة الأولى، الرئتين كانت بالتأكيد حيّ بالإبتلاء. هم.
    Akciğerlerimizdeki kılcal damarlar kan emişi nedeniyle tıkalı hale gelir, böylece akciğerler sertleşebilir ve tüm göğüs boşluğunu ezilmeden koruyabilir. TED إنه جدار الرئتين الذي سينضط بالدم، بسبب الضغط، لكي يتمكن من التصلب والحفاظ على تجويف الصدر من التمزق.
    ciğerleri şimdi alırım. Solungaçlar önümüzdeki hafta gelecek. Open Subtitles ضعهما على المائدة، سآخذ الرئتين الآن وستأتي الخياشيم الأسبوع المقبل.
    Bu da bize çoğu önemli hastalığın yerleştiği... akciğerlere hemen hemen bir erişim sağlıyor. TED ،لذا فإنها تعطينا نظرة افتراضية داخل الرئتين .حيث تكمن كثير من الأمراض المهمة
    On gün boyunca ateşi düşmedi ve tekrar geldi -- hala ateşi vardı -- ve hipoksik durumdaydı -- akciğerlerinde yeteri kadar oksijen yoktu. TED و عادت بعد أن استمرت 10 أيام ، و ما زالت تعاني من الحمى و تعاني من نقص في الاكسيجين في الرئتين.
    akciğerlerde su toplanmasına, yüksek ateşe ve siyanotik parmaklara sebep olabiliyor. Open Subtitles قد يسبب تسرب الرئتين و ربما الحمى و ربما الأصابع الداكنة
    Onların soyundan gelenler karaya çıktıkları zaman, solungaç solunumdan, akciğer solunumuna geçtiler. TED وعندما انتقلت أحفاد تلك الحيوانات للأرض، انتقلت من التنفس باستخدام الخياشيم إلى التنفس من خلال الرئتين.
    Ayrıca travmatik ve akciğer zedelenmeleriyle ilgili kanıtlar buldum. Open Subtitles كما وجدت دليلاً على ضربات شديدة في الصدر وكدمات في الرئتين
    Başlıca bir kapatma denendi ama akciğer tehlikeye girdi ve.. Open Subtitles حاولنا وضع نهاية أساسية ولكن كان هناك تعرض لخطر في الرئتين
    Dişsiz balinalar, Akciğerleri ile laringeal keseler adı verilen geniş şişirilebilir organları arasında U-şeklinde bir kat yapısına sahiptir. TED لحيتان البالين ثنية من الأنسجة على شكل U تقع بين الرئتين وبين أعضاء كبيرة قابلة للنفخ تدعى أكياس الحنجرة.
    Bunlardan ikisi Akciğerleri enfekte eder ve daha da ciddi hastalıklara yol açar. TED في حين يُصيب اثنان منها الرئتين ويسببان أمراضًا أشد من السابقة.
    Mavi göz, siyah saç, harika ciğerler. Open Subtitles العيون الزرقاء، شعر أسود، الرئتين العظيمة.
    Doğruysa, etkilenenler ciğerler ve karaciğerle sınırlı kalmayacaktır. Open Subtitles إن كان هذا صحيحاً كان ليتأثر ما هو أكثر من الكبد و الرئتين
    Önce sindirim yolu, sonra böbrekler beyin, şimdi de akciğerler. Open Subtitles أولاً الجهاز المعدي معوي، ثم الكليتين ثم المخ و الآن الرئتين
    Kanımızın pompalanmasını sağlayıp, ciğerleri temiz hava ile dolduralım. Open Subtitles دعونا نضخ دمنا من جديد ونجعل تلك الرئتين تتنفّس في كل هذا الهواء النقي، من معي؟
    Uzun süre hareketsiz kalmak kan dolaşımını ve akciğerlere alınan oksijen miktarını azaltır. TED بقاؤك ثابتًا يقلل من تدفق الدم وكمية الأوكسجين التي تدخل مجرى الدم من خلال الرئتين
    Düşük immunoglobulin seviyesi artı kalp yetmezliği, artı akciğerlerinde sıvı artı iç kanama, eşittir amiloidoz. Open Subtitles مع فشل قلبي وسائل في الرئتين ونزيف داخلي يعني الداء النشواني
    Örneğin hemoglobin, akciğerlerde bir oksijen molekülüne bağlanmak için kusursuz uyumlu bir şekle sahip. TED على سبيل المثال، الهِيمُوغْلُوبِين له شكلٌ في الرئتين ملائم تمامًا لربط جزيء من الأكسجين.
    Nefes yollarını açarak akciğerlerin hazır olana kadar sana biraz zaman kazandırır. Open Subtitles من المفترض ان يفتح مجاريك التنفسية ويمنحك بعض الوقت حتى جهوز الرئتين
    Ciğerlerinde sıvı olan 16 yaşında bir kız. Open Subtitles فتاة في السادسة عشرة تشكو من سوائل في الرئتين
    Kuru boğulmada gırtlak istem dışı kapanarak hava ve suyun ciğerlere girmesini önler. Open Subtitles عندما يحدث الغرق الجاف فإن الحنجرة تغلق لا إرادياً مانعةً الهواء و الماء من دخول الرئتين
    Omurilik tümörü karaciğeri ya da akciğeri açıklamaz. Open Subtitles لا يفسّر الورم الفقريّ الرئتين ولا الكبد
    En iyi senaryo, kulağında ya da ciğerinde bir enfeksiyon var. Open Subtitles على أفضل تقدير لديه عدوى بالأذن أو الرئتين
    ciğerlerin boyutunun bununla bir alakası yok. Open Subtitles حجم الرئتين ليس له علاقة بهذا. حجم الرئتين ليس له علاقة بهذا.
    Belgeler kronik iltahap bölgeleri tarif ediyordu ciğerlerde, kalpte, böbreklerde, dalakta ve üreme sorunlar ve bir dizi başka problemler. Open Subtitles وصفت الملفات مناطق من الالتهاب المزمن في الرئتين والقلب والكلى والطحال كذلك آثار إعادة انتاج

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus