Belki de diğer adamlar birini cezbedememiştir. | Open Subtitles | ربما الرجال الآخرين ، لن يستطيعوا جذب انتباههم |
Bu adam beni diğer adamların içine sokanlardan biriydi. | Open Subtitles | وكان احد الذين وضعوا لي في اتصال مع أولئك الرجال الآخرين. |
Muhtemelen sen de, hayatımdaki tüm diğer erkekler gibi beni terk edeceksin. | Open Subtitles | على الرغم من انك قد تتركني ايضا تماما مثل جميع الرجال الآخرين في حياتي |
Düz erkekler gerçekten diğer erkeklerin vücutları hakkında yorum yapmazlar. | Open Subtitles | الرجال المستقيمون لا يعلقون على أجسام الرجال الآخرين |
Ve de diğer erkeklerle. Ama, kadınlara sıra geldiğinde de, tek bir şey isterler. | Open Subtitles | ومع الرجال الآخرين.لكن عندما يعودون إلى نساءهم |
Ordumu 10 sene önce kurmaya başladığımda Diğerleri, onları ayak takımı olarak gördüler. | Open Subtitles | عندما قررت بناء جيشاً منذ عقدِ مضي الرجال الآخرين رأو من البدو رعاعاً. |
Ama bir konuda diğer erkeklerden farkı yoktu. | Open Subtitles | و لكن هناك مجال لا يختلف فيه عن الرجال الآخرين |
Peki ya buradaki diğer adamlar? Onlar kim? | Open Subtitles | وماذا عن هؤلاء الرجال الآخرين هنا؟ |
diğer adamlar yelek giymiyor. | Open Subtitles | .إنّ الرجال الآخرين لا يرتدون معاطف |
Kafası karışıktı ama diğer adamlar tarafından. | Open Subtitles | لكن متوتر من قبل الرجال الآخرين |
Başarılı olmamı, diğer adamların bana bakmasını ve beni arzulamalarını istemedi. | Open Subtitles | لم يرد منّي التمثيل و أن أكون ناجحة , أن ينظر إليّ الرجال الآخرين و يرغبون بي |
Bana yemek hazırlayan ve diğer adamların kıskanmasını sağlayan olağanüstü bir kadınla evlenmeyi ben seçtim. | Open Subtitles | انا اخترت ان اتزوج امرأة فائقة الجمال امرأة تعد لي الطعام لتجعل الرجال الآخرين غيورين مني |
Neden diğer erkekler yapmazken durulayım? Bilmiyorum Ray. | Open Subtitles | لمَ عليّ الأستقرار عندما الرجال الآخرين لا يفعلون؟ |
Çünkü o, diğer erkeklerin dinleyeceği biriydi. | Open Subtitles | لأنه رجل يستطيع اقناع الرجال الآخرين |
Ama bir erkek olarak, kesin şeyler var ki sadece diğer erkeklerle yapabilirim. | Open Subtitles | لكن كرجل، هناك بعض الأشياء يمكنني أن أفعلها مع الرجال الآخرين |
Birimdeki Diğerleri de öyle. Çoğumuz için. | Open Subtitles | أي مثل كلّ الرجال الآخرين في الوحدة معظمنا |
Ama bir konuda diğer erkeklerden farkı yoktu. | Open Subtitles | و لكن هناك مجال لا يختلف فيه عن الرجال الآخرين |
Tabii, Diğerlerini bilemem. | Open Subtitles | بطبيعة الحال، لا أستطيع أن يشهدوا لهؤلاء الرجال الآخرين. |
Satıcıyı insan olarak... mahalledeki diğer insanlar gibi görmezdik hiç. | Open Subtitles | نحن ما رأينا البائع كرجل ليس كالطريقة التى رأينا بها الرجال الآخرين من الحى |
Sonra sizi geçtik, diğer adamları bir kaç km sonra bıraktık. | Open Subtitles | ثمّ عندما عبرناك، تكفل الرجال الآخرين بضعة أميال |
Ben sadece diğer adamlarla beraber bölümdeki bir adamdım. | Open Subtitles | لقد كنت رجلاً فى المقصورة مع مجموعة من الرجال الآخرين فى المقصورة |
Sizi diğer erkekleri redderken gördüğümde bir taktik gerektiğini anladım. | Open Subtitles | عندما رأيتكِ تبعدين الرجال الآخرين عرفت أن علي القيام بحيلة ما |
Öbür heriflerin bizimle hiçbir işleri yoktu. | Open Subtitles | الرجال الآخرين لم يكن لديهم شئ ليفعلوه |
Buluştuğum Diğer adamlardan çok farklısın. | Open Subtitles | أنت مختلف جداً عن الرجال الآخرين الذين أواعدهم |
Ama bu delilik diğer insanların bilgeliğinden daha güzel. | Open Subtitles | و لكن جنونك أكثر جمالا من حكمة الرجال الآخرين |