Bliskner, benim kumandamda, bizim "Çoğalıcılar" olarak ...adlandırdığımız bir düşmana karşı savaşa katıldı. | Open Subtitles | بقيادتى.. تم إستدعاء البليسيكنر إلى المعركة ضد عدو أسميناه الريبليكيتورز |
O bölümlerin Çoğalıcılar tarafından kullanım dışında bırakıldığını gösteriyor. | Open Subtitles | إنها تشير إلى المناطق التى دمرها الريبليكيتورز ضمن السفينة |
O zaman, Çoğalıcı hücreleri aslında onun kendi zarar gören hücrelerinin yerine geçmişlerdi. | Open Subtitles | فى ذلك الوقت ، كانت خلايا الريبليكيتورز في الواقع تحل محل الخلايا التالفة |
Laboratuarı Çoğalıcı tehdidinden uzakta, bu galakside tuttuk. | Open Subtitles | لقد أبقينا المعمل فى هذه المجرة لكى نتفادى خطر الريبليكيتورز |
Ben de Çoğalıcıların kaçışını engellemek için dışarı aktarma teknolojisini yok ettim.. | Open Subtitles | و قد قمت بتدمير وحدة النقل للخارج من جهاز النقل حتى لا يهرب منها الريبليكيتورز |
- Çoğalıcıların Asgard gemisini ele geçirdikten sonra yaptıkları ilk iş kendilerini saptayabilecek sensörleri devre dışı bırakmak olur. | Open Subtitles | أول ما يفعله الريبليكيتورز عندما يكونون على سفينة أسجاردية هو تعطيل المؤشرات القادرة على كشف وجودهم |
Unutma, aktarma teknolojisi, Çoğalıcıları kendine çekmeye yetecek kadar... ..güçlü bir enerji yayılımına neden olur. | Open Subtitles | تذكر أن تكنولوجية جهاز النقل تصدر نبضة طاقة عالية بما يكفى لجذب الريبليكيتورز |
Çoğalıcılar bu sistemi bozarlarsa, bu beni öldürebilir. | Open Subtitles | لو كان الريبليكيتورز قد تلاعبوا به.. فسيمكنهم قتلى |
Bu Çoğalıcılar tamamen ayrı, işleyen varlıklar olsalar da, temel komut kodları güçlü bir alt-uzay frekansından birbirine bağlı. | Open Subtitles | حسنا بالرغم من أن هؤلاء الريبليكيتورز يعملون كوحدات منفصلة هناك رموز قيادة أساسية |
Efendim, bu Çoğalıcılar hakkında sizinle daha fazla konuşmaktan memnun olurum. | Open Subtitles | سيدى ، يسرنى أن أتحدث معك أكثر عن هؤلاء الريبليكيتورز |
Üzerlerine ateş ettiğinde Çoğalıcılar ayrılıp düşüyorlar. | Open Subtitles | و الريبليكيتورز حرفيا يتفككون أمامك بمجرد إطلاق النار عليهم |
Ayrıca, General O'Neill ve Richard Woolsey Çoğalıcılar saldırdığında Atlantis'teydiler. | Open Subtitles | كما أن الجنرال أونيل و ريتشارد وولزى كانا فى أتلانتس عندما هاجمها الريبليكيتورز |
Şimdiye kadar Atlantis'e yüzlerce Çoğalıcı gelmiş olabilir. Bir planımız var. | Open Subtitles | ربما يكون هناك مئات الريبليكيتورز فى أتلانتس الآن |
Donmuş Çoğalıcı planınız pek yürümedi ha? | Open Subtitles | لذا أعتقد أن خطة تجميد الريبليكيتورز لم تنجح ؟ |
Çoğalıcı istilası sırasında Tria mürettebatının hepsi öldürüldü. | Open Subtitles | خلال غزو الريبليكيتورز قتل طاقم تريا بالكامل |
Eğer, dediğiniz gibi, bu android sorumluysa Çoğalıcıların ilk neslinin üretilmesinden, paha biçilemez bir bilgi kaynağı olabilir. | Open Subtitles | فلو كان هذا الكائن الآلى مسئولا كما تقولون عن صنع أول جيل من الريبليكيتورز فسيكون ذا فائدة لا تقدر |
Görünüşe göre, bu Çoğalıcıların ana kodunda yaratıcılarına zarar vermelerini imkansız kılan bir kanun var. | Open Subtitles | يبدو أن الريبليكيتورز لديهم قانون ضمن شفرتهم الأساسية يمنعهم من مهاجمة صانعيهم |
Güç seviyeleri zar zor görünüyor. Çoğalıcıların onu bulamamasına şaşmamalı. | Open Subtitles | مستويات الطاقة لديه تظهر لدي بالكاد لا عجب أن الريبليكيتورز لم يستطيعوا العثور عليه |
Yıldızgeçidi Komutanlığı insan formundaki Çoğalıcıları zar zor yenebilmişti. | Open Subtitles | قيادة بوابة النجوم استطاعت بالكاد هزيمة ذلك الشكل الإنساني من الريبليكيتورز |
Çoğalıcıları çaresiz kılmayı, Rodney? Planı hatırladın mı? | Open Subtitles | جعل الريبليكيتورز عاجزين يا رودني أتذكر هذه الخطة ؟ |
Burada Wraith ya da Çoğalıcılar'la savaşmamızda işe yarayacak bir şeyler var gibi görünmüyor. | Open Subtitles | بالتأكيد لا يبدو أن هناك أي شيء من الممكن أن يساعد في قتالنا ضد الريث أو الريبليكيتورز |
Geç kaldığımız için özür diliyorum, ama çoğalıcılarla savaşımız kritik bir aşamaya geldi. | Open Subtitles | أنا أعتذر على حضورنا متأخرين لكن حربنا مع الريبليكيتورز تمر بفترة حرجة للغاية |