"الزبونة" - Traduction Arabe en Turc

    • müşteri
        
    • müşterim
        
    • müşteriyi
        
    • müvekkil
        
    • müşteriden
        
    • müşterinin
        
    müşteri Celine'in özür dilemesi .şartıyla bunu kabul edeceğini söyledi. Open Subtitles ووافقت الزبونة على تلك الشروط, على أن تقوم سيلين بالاعتذار.
    Sonunda kendi evim sözkonusu oldu. Burada müşteri eşimdi. TED إلى أن وصلت للعمل على منزلي، حيث كانت زوجتي هي الزبونة
    müşteri istediği yüze sahip olabilir. Open Subtitles الزبونة بإمكانها الحصول على أيّ وجه تريده
    Evet, birinci müşterim iptal etti, tanrı ruhunu kutsasın. Open Subtitles نعم ميعادى مع الزبونة الاولى الغى لقد ماتت
    " Gidiyorsun." dedi. Kızdı ve benim önümde eşini ve müşteriyi kovdu. Bende orada kaldım. Open Subtitles طردها أمامي وأمام تلك الزبونة, وبقيتُ أنا.
    İlişkinizi bitiren müvekkil de o havayolu şirketiydi. Open Subtitles وتلك كانت الزبونة التي اختارها مقابل علاقتك؟
    Samir geldiğinde müşteriden özür dileyip yeni bir elbise alması için hasarı karşılayacağını söyledi. Open Subtitles عندما أتى قام بالاعتذار من الزبونة ووافق على أن يدفع عن الضرر الذي حصل.
    O gün müşterinin biriyle tartışmasının sebebi müşterinin kıyafetinin lekelenmesindeki ısrarıydı. Open Subtitles كانت تقاتل لأن الزبونة قد أصرت على أن ملابسها قد تلطّخت هنا.
    Hey! Dün üç numaralı müşteri ile film seyrettim! Open Subtitles أنا شاهدت فلماً مع الزبونة الثالثة بالأمس
    Ama eğer bana kanıt bulacağına flört edeceksen, ...müşteri davasını kaybeder. Open Subtitles قلتَ بأنّك تهتم لأمر الزبونة ، لكن إذاَ واصلت لعب مداعبة الأقدام عوض إيجاد حجّة لي الزبونة ستخسر
    müşteri kapıyı açınca ne görecek? Open Subtitles عندما تقوم الزبونة بفتح الباب مالذي تود أن تراه ؟
    10 numaralı masadaki müşteri boğuluyor gibi duruyor. Open Subtitles الزبونة في الطاولة العاشرة تبدو وكأنها تختنق، وكنت لأساعد،
    O gün müşteri polisi aradığında gitmeme izin vermedi ve Celine burada kalmak zorunda olduğumu söyledi. Open Subtitles في اليوم الذي طلبت الزبونة فيه الشرطة. لم تسمح لي بالذهاب .قالت أن عليّ أن أبقى
    Yani ben müşteri'ye Noel gecesine kadar geleceğini söyledim. Open Subtitles لقد أخبرتُ هذه الزبونة بأنه سيصلها ليلة الكريسماس
    Ben zorlu müşteri oluyorum o da bisküvime yağ sürüyor. Open Subtitles أنا الزبونة الصعبة و هو يضع الزبدة على بسكويتي
    Burada standartlarımız yok biliyorum ama müşteri bifteğinin bunu yapmaması gerektiğini söyledi. Open Subtitles أعرف أننا لا نملك معايير هنا لكن الزبونة قالت أن شريحتها لا يجب أن تكون هكذا
    O yağlı müşteri sen olabilir misin acaba? Open Subtitles هل يوجد احتمال ان هذه الزبونة هي أنتِ فقط؟ اخطفِ زجاجة واخرجي
    müşteri ofisimde.Telefonda söylediklerimi hatırla. Open Subtitles ...الزبونة في مكتبي، وتذكّري ما قلته لكِ
    Yani bak, şu müşterim bacakları harika. Open Subtitles مثلا , هذه الزبونة لديها سيقان جميلة
    Aslında, müşterim bana anahtar vermişti, bu yüzden... teknik olarak, gri bir alan . Open Subtitles اعطتني الزبونة المفتاح، لذا... تقنياً، إنها منطقة رمادية
    Pekâlâ, sanırım aynı müşteriyi düşünüyorum. Open Subtitles حسنا، إنها إذن نفس الزبونة التي فكرت فيها
    Sadece 7 kiloluk bir şey. Yani şu müşteriyi eleyemeyiz. Open Subtitles هذا يعني أنه يجب أن لا نبعد الزبونة
    Seni aptal, müvekkil olan benim. Stacy, bu hastanede çalışıyor. - Doğru. Open Subtitles أنا الزبونة يا أحمق ستايسي) لديها واجب للمستشفى)
    Bana yeni müşteriden bahsetsene. Open Subtitles أخبرني عن الزبونة الجديدة
    Bu müşterinin hatası değil Carl seni ektiği için. Open Subtitles ليس خطأ الزبونة ان كارل تخلى عنك

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus