"الزميل" - Traduction Arabe en Turc

    • adamı
        
    • ortak
        
    • arkadaş
        
    • arkadaşı
        
    • meslektaşım
        
    • herif
        
    • Yoldaş
        
    • Meslektaşımız
        
    Tietjens denen adamı görmem gerek. Bir şiir hakkında acil bir mesele var. Open Subtitles أنا يجب أن أرى ذلك الزميل , تيجنز أنها مسألة مستعجلة حول سوناتة
    Çok başarılı değil ama acaba bu adamı teşhis edebilir misiniz? Open Subtitles و أخشى أنها ليست بالضبط العمل العظيم ولكن أتساءل عما إذا كان يمكنك تحديد هوية هذا الزميل
    ortak, eski moda ayak işi yapmaya hazır mısın? Open Subtitles أيها الزميل هل أنت مستعد للقيام ببعض الاعمال على الطريقة التقليدية
    Yani içeri girerken ortadaki arkadaş 17 yaşından fazla görünmüyordu. Open Subtitles أقصد، عندما دخلوا، الزميل بالمنتصف لم يبدو وكأن عمره 17 عاماً
    Yerine gönderdiği arkadaşı gerekli belgeleri uygulamakta yeterlidir. Open Subtitles الزميل الذي أرسل مكانه قادر على تنفيذ الوئائق الضرورية
    İyi geceler, tüm toplantımızı beraber yaptığımız cinsiyet değiştirmiş meslektaşım. Open Subtitles عمت مساء أيها الزميل المتحول جنسيا الذي خضنا اجتماع كامل بشأنك
    Zavallı herif de, yakalanınca muhtemelen böyle söylemiştir. Open Subtitles من المحتمل أن الزميل تكلم عندما رَأى ما حَدثَ.
    Yoldaş anlamadı. Yeniden başla. Open Subtitles الزميل هنا لم يفهم أبدأ من جديد
    İşte bu nedenle bünyemizdeki en yüksek paye olan Onursal Meslektaşımız unvanı ilk kez bir sivile veriliyor. Open Subtitles ولذا، للمرة الأولى يعطي مدني أعلى أوسمتنا وهو "الزميل المشرف"
    Atlı taburların sorumluluğuna, Hotchkiss denen adamı getirmen gerekirdi. Open Subtitles أنت يجب أن تضع ذلك الزميل , هوتشكيس مسؤولا عن خطوط الأحصنة
    Bak, güvenlikçi, önce bu Collette denen adamı soyuyor... ve sonra işine gidiyor. Open Subtitles انظرو ,حارس الأمن , سرق الزميل كولييت أولا و بعد ذلك ذهب إلى عمله لمناوبته
    Aradığınız adamı biraz önce gördüm. Open Subtitles للتو رأيت الزميل الذي تبحث عنه
    Bu adamı tanırım. Usta bir kumarbazdır. Open Subtitles أعرف هذا الزميل انه لاعب ورق جيد
    adamı tanıyordum. Gördüğüm en zeki hırsız. Open Subtitles أعرف هذا الزميل أذكى لص قابلته في حياتي
    Ne olduğunu öğrenmek için can atmadığıma eminim ortak. Open Subtitles أنا متأكد من اني لست متشوقا لمعرفة ما هية ذلك الشي ايها الزميل
    Selam, ortak. Adım Denise Lemon. Open Subtitles اهلا ايها الزميل اسمي دينيس ليمون
    Nasılsın ortak? Open Subtitles كيف الأحوال,أيها الزميل
    Şu mahkum arkadaş seninle aynı soyadı paylaşıyor olabilir mi? Open Subtitles ذلك الزميل لم يشارك إسماً أخيراً معك ؟
    (Gülüşmeler) Daha önce hiç balık avlamadığım için, bu arkadaş bana oltamı nasıl atacağımı ve hangi yemi kullanacağımı öğretmek zorunda kaldı. TED (ضحك) ولأنني لم أكن قد اصطدت من قبل، فقد توجب على هذا الزميل تعليمي كيفية إلقاء الخيط ووضع الطعم.
    arkadaşı da eve gelince ölümü kaçınılmaz oldu. Open Subtitles وربّما دخل الزميل في السكن، وكان لابدّ أنّ يتخلص منه
    Şerefli general ve kıymetli meslektaşım. Open Subtitles أيه الجنرال المكرم و - إذا جاز لي القول - أيها الزميل
    Bu kafasında kurşun deliği olan herif, Carls... ve bu herifte Popovitch. Open Subtitles وهذا الزميل مع فتحة الرصاصة (فى جبهته, هو (كارلوس (وهذا هو (بوبفيتش
    Yoldaş doktor Corabovo'nun bir bölgesi olan Muryevo'ya gönderildiğinizden beri iki yıl geçti... Open Subtitles ، أيّها الطبيب الزميل تقريباً مرّ سنتين منذ أن عَيَّنت "في "موريف "بمنظقة "كورابوفو
    işte bu nedenle bünyemizdeki en yüksek paye olan Onursal Meslektaşımız unvanı ilk kez bir sivile veriliyor. Open Subtitles ولذا، للمرة الأولى يعطي مدني أعلى أوسمتنا وهو "الزميل المشرف"

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus