Neden bir kahve dükkânına denk gelmeden bir mil sürebilir ve sonra aynı köşede üç tanesiyle karşılaşabilirim? | TED | لماذا تقود سيارتك لأميال دون أن تجد مقهى و من ثم تجد على بعد هنيهة 3 في نفس الزواية ؟ |
Adamın biri ters yöne girmiş, köşede biri birine çarpmış, adamın biri caddenin ortasında koşuyormuş. | Open Subtitles | رجل يقود في الاتجاه المعاكس لطريق أحادي الاتجاه؟ حادث سيارة صغير عند الزواية شخص ما يجري في منتصف الطريق |
- köşede yalnız başına oturup elbisenin içine akıtıyorsun. | Open Subtitles | حسناً،شكراً لك راندل ...وحيده في الزواية أوه ينهمر على فستانك |
Şunlardan birini al Köşeyi dön ve ikinci kapıdan gir. | Open Subtitles | خذ واحدة من تلك ، وإذهب إلى الباب الثاني حول الزواية |
Köşeyi döndüğümde arkadaşlarımın bana baktığını gördüm. | Open Subtitles | ركضت حول الزواية ورأيت أصدقائي ينظرون إليّ |
Bu açıdan iğrenç görünüyorum. Gerdanıma baktığını hissediyorum. | Open Subtitles | اشعر اني مقرفه من هذه الزواية اشعر انك تنظر الى ذقني |
Tuvalet hemen köşede, hayatım. | Open Subtitles | حسناً , عزيزتي الحمام عند الزواية |
İlerideki köşede insem yeter. | Open Subtitles | هنا عند الزواية جيد. |
Aşağıda köşede pantolonunun kurumasını bekliyor. | Open Subtitles | - أنه بالأسفل عند الزواية ينتظر بنطاله حتى يجف . |
Gel hadi, ofisi hemen köşede. | Open Subtitles | هيا . مكتبه قريب من الزواية |
Düğün hediyen hemen köşede! | Open Subtitles | هدية زفافكم بجانب الزواية! |
Köşeyi döndüğümde arkadaşlarımın bana baktığını gördüm. | Open Subtitles | ركضت حول الزواية ورأيت أصدقائي ينظرون إليّ |
Köşeyi döndüğümde arkadaşlarımın bana baktığını gördüm. | Open Subtitles | ركضت حول الزواية ورأيت أصدقائي ينظرون إليّ |
Köşeyi Foster için koruyacaksın. | Open Subtitles | ستكون في تلك الزواية لـ (فوستر). |
Bu açıdan ulaşmam mümkün değil. Zorlarsam parçalanacak. | Open Subtitles | لا يُمكن أن أصل لها من هذه الزواية وإن بالغت في الضغط، سيتمزق |
Belki de olaya yanlış açıdan bakıyorum. | Open Subtitles | ربما الأقتراب منها من الزواية الخاطئ. |