"السجينات" - Traduction Arabe en Turc

    • mahkumlar
        
    • Mahkumların
        
    • mahkumlara
        
    • Mahkumları
        
    • mahkûmlar
        
    • tutuklu
        
    • tutukluları
        
    • mahkumlarla
        
    • mahkumlardan
        
    • yataklarına
        
    mahkumlar sopalar ve cam parçalarıyla her yerde. Open Subtitles السجينات منتشرات في كلّ الأنحاء مسلحات بالهراوات وقطع الزجاج.
    Gardiyanlar düzeni sağlamaya çalışırken mahkumlar karşılık ...vermiş. Open Subtitles حاول الحراس إعادة النظام، لكن قامت السجينات بالرد.
    Gelen Mahkumların yeniden yerleşmesi için iki haftaya ihtiyacım var. Open Subtitles أحتاج إلى اسبوعين من اجل ان يتأقلموا السجينات عند عودتهن
    Rastgele mahkumlara istediğini söyleyebilir ama eğer gerçek gücü olan birine gevezelik ederse hepimiz öldük demektir. Open Subtitles تستطيع ان تتكلم امام السجينات ولكن ان تكلمت مع اي شخص له سلطة حقيقية فسينتهي امرنا كلنا
    Mahkumları bağımlılık ve uyuşturucu konularında eğitiyoruz. Open Subtitles نحن ندرس السجينات عن الادمان و المخدرات لا يوجد مخدرات بالسجن
    mahkûmlar ispiyonculara çok kötü davranır. Open Subtitles الطريقة التى تعامل بها السجينات الواشيات سيئة
    Jacs Holt öldürüldükten sonra hangi tutuklu ön plana çıktı? Open Subtitles يكون متواجد من مِن السجينات الاتي صعدت بنفسها لتدير المكان هنا ؟
    Yani, sert bir görünüş, şiddet tehdidi, diğer tutukluları uzakta tutar. Open Subtitles لذا فإن القشرة الشخنة تبرز تهديداً عنف، مما يبعد السجينات الآخريات
    Uyuşturucu İnfaz Teşkilatı tüm mahkumlarla bilinen uyuşturucu satıcılarını karşılaştırıyor. Open Subtitles وكالة مكافحة المخدرات تقارن السجينات اللواتي لهن صلات بتجار مخدارت معروفين.
    Sebebi de pozisyonunu kullanarak mahkumlardan seks talep etmesi. Open Subtitles من سجن للنساء بسبب الادعاءات انه كان يستغل منصبه ليضغط للحصول على خدمات جنسية من السجينات
    Eğer memurlar bilinen protokoli görmezden gelecekse bir takım mahkumlar gardiyanlardan özel ayrıcalık bekliyorsa tüm sistemimiz çökecektir. Open Subtitles عندما السجانين يتجاهلون النظام عندما يكون هناك تمييز في التعامل مع بعض السجينات النظام سيفشل القائدة , السيد فليتشر
    Burada görevli mahkumlar zararlı maddeleri zararsızlardan ayırıp her birini ilgili bidonlara koyuyorlar. Open Subtitles أنر أذهاننا السجينات المعينات هنا يستخرجن مواد خطرة من المخزن،
    mahkumlar, yemeyi bırakın! Kahvaltı süresi doldu. Open Subtitles حسنا ايتها السجينات دعن شوكات الطعام انتهت نوبة الافطار الاولى
    mahkumlar graffiti görürse barbarlığın, pisliğin, mülke zararın cezasız kaldığını düşünürler. Open Subtitles أن رأت السجينات رسوماً على الجدران. سيحسبن أنهن يستطعن التخريب وإلقاء القمامة وتدمير الممتلكات.
    Ne yazık ki bu yeni mekan mahkumlar tarafından berbat edilecek. Open Subtitles من السيئ بأن مرافق السجن الجديده ستدمر من قبل السجينات
    Kırmızı kod, tekrar ediyorum kırmızı kod. Bütün mahkumlar derhal koğuşlarına dönsün. Open Subtitles هذا الإنذار الأحمر كل السجينات يعدن لزنزاناتهن
    Çünkü hapishaneler tehlikelidir, araştırmalar Mahkumların tehdit izleri hakkında çok daha ihtiyatlı hale geldiklerini gösterir. Open Subtitles بسبب أن السجناء خطيرون، فإن الدراسات تظهر أن السجينات يصبح لديهم حذر مفرط من إشارات التهديد
    Ziyaretçi merkezinde. Mahkumların eline geçti. Open Subtitles مركز الزيارات، السجينات تسيطرن عليه.
    Mahremiyeti için mahkumlara örtü astırdım. Open Subtitles و طلبت من السجينات أن يعلقن البطانيات لسترها.
    Ne zaman kadın mahkumlara çıplak arama yaptın ki zaten? Open Subtitles منذ متى و انت لا تفتش السجينات الإناث ؟
    Mahkumları riske attın, iş arkadaşlarını riske attın. Open Subtitles عرضتم السجينات للخطر وعرضتم زملاءكم الحراس للخطر
    Sence iş arkadaşının cinayeti hakkında Mahkumları sorgulamak aşırı tepki mi? Open Subtitles أتعتبر إستجواب السجينات. حول مقتل زميل لنا رد فعل مبالغاً فيه؟ .
    Pekâlâ, mahkûmlar. Open Subtitles . أعطيني بعضا من ذلك . حسنا , أيتها السجينات
    - Öyle veya böyle içeri mal sokuyorlar. - Stonepark'ta ilk göreve başladığımda neredeyse her tutuklu bir şey bağımlısıydı. Open Subtitles عندما وصلت لستونبارك جميع السجينات كانن مدمنات
    Seninle diğer tutukluları tartışacak değilim Franky. Open Subtitles لن اناقش عن السجينات الاخريات معك , فرانكي
    Diğer mahkumlarla hiç etkileşimi olmayacak, ...ve gardiyanlarla minimum iletişimi olacak. Open Subtitles لا يجب ان يكون هناك اي تواصل ابداً مع السجينات و الحد الادنى من التواصل مع طاقم العمل
    O çok kıymetli mahkumlardan biri adamlarınızdan birini öldürdü. Open Subtitles و إحدى هؤلاء السجينات المحببات إلى قلبك قتلت واحداً من رجالك.
    Tüm mahkumlar yataklarına. Çıkış yok. Open Subtitles فلتتوجه كل السجينات إلى المهاجع هذه حالة طوارىء.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus