"السذاجة" - Traduction Arabe en Turc

    • saf
        
    • saflık
        
    • safça
        
    • aptal
        
    • Şaklabanlık
        
    • naif
        
    • safsın
        
    • safsınız
        
    • naiflik
        
    • kadar da
        
    Bu kadar saf olma! Biliyorsun ki bir savaş çıkacak! Open Subtitles لا تكن بهذه السذاجة أن تعرف أن الحرب تضع أوذارها
    Bunu bilmen gerekir Myrtle Mae. O kadar saf olma. Open Subtitles "عليكِ أن تعرفى ذلك "ميرتيـل مـاى لا تكونى بهذة السذاجة
    Keşfettiğin bu romantizm bile burada olamayacak kadar saf olduğunun kanıtı. Open Subtitles عزيزتي ، هذة الرومانسية التي اخترعتيها تثبت انه من السذاجة ان تكوني هنا
    Farklılıklarımızı küçümsemeyelim. Bu saflık etmek olur. TED دعونا لا نقلل من شأن الاختلافات. هذا سيكون نوعا من السذاجة.
    Bu saf bir ışıktı konuşmak için, bizi bulur, içimizdeki yolu gösterir, dostlar. Open Subtitles كان هذا الضوء من السذاجة ، إذا جاز التعبير هذا جعلنا نجد طريق داخلنا ياشباب
    O kadar da saf değilsin. Bunun şarkı ile alakası yok. Open Subtitles أنت لست من تلك السذاجة هذا الشيئ ليس بشأن الأغنية.
    O kadar saf ve cömertler ki hiçbir şeyi reddetmiyorlar. Open Subtitles إنّهم شديدو السذاجة وسخيّون بما يملكون إلى درجة أنّهم لا يرفضون شيئًا
    Artık saf ve masum değil misin? Open Subtitles أنت لست من السذاجة بحيث و الأبرياء بعد الآن؟
    Doğaüstü şeylerle alakalı çıkarım yaparken o kadar saf olduğunuza inanmıyorum. Open Subtitles تعلم، لا أعتقد أنك بتلك السذاجة لتتأكد من سرّي
    Beni bilmeyecek kadar saf olduğunu düşünmüyorum. Open Subtitles ‫كنت أفكر أنها لو لم تكن ‫تعرف عني فهذا من السذاجة
    İşe yaramaz yazar. Seni saf, eğer Masoorie hayatta olsaydı, şimdi dayağı yemiştin! Open Subtitles إنها منتهى السذاجة لو كان عمي ماسوري حياً، كان سيصفعك
    Polis olup bu kadar saf olamazsın. Open Subtitles لا يمكن أن تكون شرطياً و تكون بمثل هذة السذاجة.
    Polis olup bu kadar saf olamazsın. Open Subtitles لا يمكن أن تكون شرطياً و تكون بمثل هذة السذاجة.
    başardık. Yani saflık üzerine söylenmesi gereken şeyler var. TED فقمنا به. وهنا يمكننا أن نتكلم عن السذاجة.
    Görüyorum ki yamağın saflık sanatında iyi eğitim almış. Open Subtitles أري أن مُرافقك مُدرب جيداً في عِلم السذاجة.
    - Bu biraz safça görünebilir, ama... Pekala, Richard benim için bir baba gibiydi. Open Subtitles ربما يبدو الأمر من السذاجة بمكان لك لكن كان ريتشارد بمثابة الأب لي
    Ve, sen de aptal gibi ona ait bir tutam saçı... Open Subtitles وان لم تكن بهذه السذاجة لتحتفظ بخصلة من شعره
    Şaklabanlık Adası'nı kaybettik. Open Subtitles لقد خسرنا جزيرة السذاجة هذا يعني أنه قد نخسر الصداقة
    naif olmak güzel bir şey. Open Subtitles عندما كنت في الثامنة أو السادسة من العمر كانت السذاجة شيء جيد
    Bu kadar mı safsın? Open Subtitles هل أنتم حقا بهذه السذاجة ؟
    Herkesin hayatı eşit değerler içinde değildir,yüzbaşı. Öyle düşünüyorsanız oldukça safsınız. Open Subtitles ليست كل حياة ذات قيمة متساوية أيّها القائد، من السذاجة أن تعتقد ذلك
    Bunun kan dökülmeden çözüleceğini düşünmen naiflik. Open Subtitles ومن السذاجة أن تحسبها ستُحسم بدون إراقة للدماء.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus