Gece yarısı bodruma geldi... ve nerede olduklarını sordu. | Open Subtitles | نزل الى السرداب في منتصف الليل و سألني أين مكان العظم |
Geceyarısı bodruma indi ve kemiklerin nerede olduğunu sordu. | Open Subtitles | نزل الى السرداب في منتصف الليل و سألني أين مكان العظم |
Eyalet kayıtlarında özgeçmiş aramak için bodruma inmiştim. | Open Subtitles | آي كان أسفل في السرداب في المقاطعة السجلات التي تعمل تحقيق هوية. |
Bu sefer bir bodruma kilitlenen ben değilim. | Open Subtitles | أنا لست الشخص المحبوس في هذا السرداب في الوقت الحالي |
Çocukları ikişer ikişer bodruma götürürmüş ve birisini köşeye bakmaya zorlayıp diğerini öldürürmüş sonra da köşedekini alıp onu da öldürürmüş. | Open Subtitles | هو يأخذ الأطفال أسفل إلى السرداب في الإثنينات... ... وهويجعلواحد يواجه الزاوية... ... وهويقتلالآخر... |
Ve kışın bodruma su basar. | Open Subtitles | و يفيض السرداب في الشتاء |
Ve kışın bodruma su basar. | Open Subtitles | و يفيض السرداب في الشتاء |