Bu sarhoş kovboylar, onları bir şişe viskiyle takas ettiler. | Open Subtitles | هؤلاء رعاة البقر السكارى قاموا ببيعة لي مقابل زجاجة ويسكي |
sarhoş dümencileri ve havada çarpışanları düşünmeyi kim ister ki? | Open Subtitles | من يريدُ أن يفكر بشأن الطيارون السكارى و الأصطدامات الجويه |
Sabah karşı 3'e kadar buradaydım, sarhoş turistlere kokteyl servisi yapıyordum. | Open Subtitles | هنا حتى الساعة 3 فجرا اقدم الكوكتيلات لمجموعة من السياح السكارى |
Siparişinizi, sokağın karşısındaki şu Sarhoşlar buraya gelmeden evvel verseniz iyi olur. | Open Subtitles | الافضل ان تطلب مبكرا طلبك قبل ان يأتي السكارى من الجانب الاخر |
Eğer bütün sarhoşları tutukluyorsanız birçok Yankiyi de tutuklamış olursunuz. | Open Subtitles | إن ألقيت القبض على كل السكارى في أتلانتا فستمتلئ السجون بالشماليين |
Biliyorsun ki böyle partiler hep sarhoş kavgalarıyla sonuçlanır. | Open Subtitles | تعرف نوع الشجارات المرتكبة من قبل السكارى التي تحدث في تلك الحفلات |
At arabası yolcularını, haydutlardan ve sarhoş Kızılderililerden son anda kurtarırdım. | Open Subtitles | لقد قمت بانقاذ ركاب الحنطور ، من قطاع الطرق والهنود السكارى رايتم الرجل يعين بعينيه فى اللحظة الحاسمة |
Çok sarhoş insan gördüm ama bu kadar sarhoşken, sizin gibi yürüyebilene rastlamadım. | Open Subtitles | لقد رأيت الكثير من السكارى هذا اليوم.. ولكني لم أرى شخصا بثمالتك وما زال بإستطاعته المشي |
sarhoş yunanlılar kalabalığında işe yarıyor. | Open Subtitles | اذا اردت ان تخدع بعض من اليونانيين السكارى لا شئ افضل من ذلك |
Şimdilik boş ama yakında tamamı sarhoş Japon iş adamlarıyla dolu olacak. | Open Subtitles | ولكن عمّا قريب ستكون ممتلئة برجال الأعمال اليابانيين السكارى |
Geçitlerde sarhoş avlamak seni yumuşattı mı? | Open Subtitles | صيد السكارى في الممرات الضيقه , جعلك ناعم ؟ |
İyi O zaman belki bize sarhoş boks gösterisi verebilir. | Open Subtitles | حسناً ربما يعطينا مبارايات تدريبية في ملاكمة السكارى |
Bu senenin kronik çağrısı, Sarhoşlar dükü, berbat kokuların kralı, | Open Subtitles | مدمن جديد توجه اليه مباشرة دوق السكارى , ملك النتنين |
Of, sen yok musun! Sarhoşlar gelmeden git otur ve yemeğini ye. | Open Subtitles | ها , انت كل طعام العشاء قبل ان يأتي السكارى |
Biz Sarhoşlar, zavallı kuzenleriz ve bunu biliyoruz. | Open Subtitles | نحن السكارى مساكين.. كما أنّنا نُدرك ذلك. |
Evet, sarhoşları ve berduşları denizci olmaya razı ediyorlar. | Open Subtitles | نعم، يقنعون السكارى وأبناء السبيل أن يصبحوا ملاحين. |
Hindi yağını ayyaşlar içer içtiklerini kusup tekrar içmeye devam etmek için. | Open Subtitles | المشكلة أن شحم الديك الرومي يتناوله السكارى ليستفرغوا الخمر الذي شربوه ليحتسوه مجددا |
sarhoşlarla uğraşmaktansa onun annesiyle uğraşmak daha kolay. | Open Subtitles | بالمقارنة بالتعامل مع السكارى أمه سوف تكون سهلة التعامل |
Çok korkmuş. Etraftaki sarhoşlardan korkuyormuş. | TED | و قد كانت خائفة من السكارى الذين يتسكعون في الجوار. |
alkolik annelerin erkek doğan bebekleriyle ilgili bir durum var. | Open Subtitles | هنالك شئ حول الأطفال الغير ناضجين للأمهات السكارى |
Okuldayken bu ayyaşların çoğu eserini okumak zorunda kalmıştım. | Open Subtitles | توجب علي دراسة معظم اعمال هؤلاء السكارى في المرحلة الثانوية |
İşsiz, diğer sarhoşlara savaş hikâyeleri anlatıyor olacağım. | Open Subtitles | . بلا عمل , أحكى قصص الحرب على بقية السكارى |
Evet, o pis sarhoşların ellerini sürüp durması da cabası. | Open Subtitles | ناهيك عن السكارى الحقراء الذين يلمسونك بوساختهم |
Sizi ayyaş serseriler! Orospu çocukları! Hırsızlar! | Open Subtitles | أيها الأوغاد السكارى أيها اللصوص يا أبناء العاهرات |
Nancy'nin böyle bir yerde bir grup işe yaramaz sarhoşla işi olamazdı. | Open Subtitles | نانسي لا تُقيمَ علاقة مع السكارى والخاسرين أمثال هؤلاء |
Kayıp köpekleri aradığınızı, ayyaşları içeri attığınızı kafamda canlandırdım. | Open Subtitles | أتصوّركم تلاحقون الكلاب المفقودة وتحبسون السكارى. |