"السوليتير" - Traduction Arabe en Turc

    • solitaire
        
    Las Vegas'da olduğunuzu düşünün, kumarhanedesiniz ve oradaki bilgisayarlardan birinde oyun oynamaya karar veriyorsunuz, aynı solitaire ya da satranç oynar gibi. TED تخيل أنك في لاس فيجاس، في كازينو، وقررت أن تلعب لعبة في أحد حاسوبات الكازينو، فقط مثل ما تلعب السوليتير أو الشطرنج.
    Ateşin karşısında çiftli solitaire ve Çin daması oynardık. solitaire mi? Ben de oynarım. Open Subtitles ذكرتنى ونحن نجلس أمام النار ونلعب السوليتير المزدوج وقماش المربعات الصينى
    - Ne yani? Üçlü solitaire mi oynayacağız? Hayır, teşekkürler. Open Subtitles توأم كما تعلم ماذا,ونلعب السوليتير الثلاثى؟
    Bu onun şemsiyesi. Onun göz bandı. Ve onun solitaire kartları. Open Subtitles تلك شمسيته وعصابة عينه وكارت السوليتير الخاص به
    Yani onu ziyarete gittiğimizde solitaire oynuyor olurdu ve bırakmazdı. Open Subtitles كل هذا يُشير إلى أنه انطفأ. أقصد ، الذهاب لزيارته بينما يلعب هو يلعب السوليتير
    solitaire oynadığı zamanlar hep sırtını dönerdi. Open Subtitles هي كانت دائما ما تدير ظهرها عندما كانت تلعب السوليتير
    Her zamanki gibi bu konuda da mantıklı davranıyor gibi görünüyordu ama sürekli solitaire oynaması ve eskisine göre daha fazla yalnız kalması kendi içine kapandığını gösteriyordu. Open Subtitles لقد بدا متعقّلاً بخصوص ما حدث، كما اعتاد أن يكون. ولكن فيما يتعلق بلعبه السوليتير طوال الوقت، وبقائهمنعزلاًأكثرحتى منالمعتاد
    Burada oturup solitaire oynuyorum çünkü bebeğimin ölüşünü izleyemiyorum. Open Subtitles أجلس هنا وألعب "السوليتير" لأنني لا أستطيع رؤية طفلتي وهي تحتضر.
    Gage, yuvarlak grafiğin solitaire oyununa çok benziyor. Open Subtitles (غايج) فطيرتك إنها تبدو كثيراً مثل السوليتير
    Çekil şuradan. solitaire oynuyoruz. Open Subtitles ابتعد أنا ألعب السوليتير
    Bu sırada Laura'nın telefonunda solitaire oynayışını izliyorum. Open Subtitles وفي الوقت الراهن، سأتمكن من مشاهدة (لورا) وهي تلعب "السوليتير" على هاتفها.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus