"السيدة الكبيرة" - Traduction Arabe en Turc

    • yaşlı kadın
        
    • yaşlı bayan
        
    • Yaşlı kadını
        
    • İhtiyar
        
    • yaşlı bayanı
        
    • hanım
        
    Ama oranın sahibi olan yaşlı kadın öldüğü için tadı bozuldu. Open Subtitles ،لكن ،بعدما تُـوفِـيّت السيدة الكبيرة ،الطعم تغيّر
    yaşlı kadın, bir mektup için üzülüyor ama her şey hallolacak. Open Subtitles تلك السيدة الكبيرة حزينة قليلاً بسب رسالة لكن ستجري الأمور على خير.
    Biliyorum. Arkadaki yaşlı bayan seni eve atmaya hazırdı. Open Subtitles أعرف, تلك السيدة الكبيرة السن في النهاية كانت جاهزة لاخذك للبيت
    yaşlı bayan bunu kapının ardından duyabildiğini söyledi. Open Subtitles السيدة الكبيرة السنّ تَقُولُ بأنّها يُمْكِنُ أَنْ تَسْمعَ هو خلال البابِ.
    Belki de Yaşlı kadını öldüren budur. Open Subtitles حَسناً، لَرُبَّمَا ذلك الذي أصبحَ السيدة الكبيرة السنّ قَتلتْ.
    İhtiyar hanımın tavrının epey erotik olduğunu kabul etmeliyim. Open Subtitles أنا يجب أن أقول، هزّة السيدة الكبيرة السنّ كان جنسي بشكل معتدل في الحقيقة.
    Bugün şu harikulade yaşlı bayanı aldım. Open Subtitles لقد استحسنت السيدة الكبيرة الأنيقة جدا اليوم
    - Valide hanım gelmeden? Open Subtitles - قَبْلَ أَنْ تَرْجعُ السيدة الكبيرة السنَّ؟
    yaşlı kadın, onun dayanaklarını nasıl yıktığımızı görsün. Open Subtitles دعنا نرى، كيف السيدة الكبيرة السنّ ستوحد العصا المحطّمة ثانية
    Geç kaldıysak ne olmuş? yaşlı kadın bize fıstık ezmeli kek ikram ettiğinde hâlinden memnundun. Open Subtitles أُلاحظُ بأنّك لَمْ تَشتكي متى السيدة الكبيرة السنّ أعطتْنا كؤوسَ زبدة مخلوطة بالفستقِ.
    yaşlı kadın onu tanıyordur. Open Subtitles تلك السيدة الكبيرة السنِّ يَجِبُ أَنْ تَعْرفَه.
    Bütün farkımıza karşın, yaşlı kadın... çok cesurdu. Open Subtitles تلك السيدة الكبيرة كان عندها حقا الكثير من الشجاعة
    Burası tek otel ve o acımasız yaşlı kadın evcil hayvanlara izin vermiyor. Open Subtitles وهذا هو الفندق الوحيد و السيدة الكبيرة لا تسمح بالحيوانات الأليفة. أنت لن...
    Burada yaşayan yaşlı bayan da aptal öpücüydü. Open Subtitles السيدة الكبيرة التي عاشتْ هنا كَانتْ سخيفه وتقبلني أيضاً
    Öyle bir isimde, böyle küçük bir yerde yaşlı bayan Gudat bulması pek zor olmasa gerek, değil mi? Open Subtitles بإسم كهذا وفي مقاطعة كهذه ليس من الصعب إيجاد السيدة الكبيرة جودات أليس كذلك؟
    Neden yaşlı bayan fikir veriyor ki? Open Subtitles الذي يَعطي السيدة الكبيرة السنَّ أيّ أفكار؟
    Bu büyük Yaşlı kadını senin kuklalarından birine dönüştürmene izin veremem! Open Subtitles أنا لن أتركك تدور هذه السيدة الكبيرة إلى أحد Bimbosك!
    Yaşlı kadını hiç gördün mü? Open Subtitles هَلْ عَرفتَ السيدة الكبيرة أبداً؟
    Thorn'la birlikte Yaşlı kadını hallettik. Open Subtitles شوكة وأنا حذرت السيدة الكبيرة السنّ.
    Komşun olan ihtiyar kadın olabilir mi? Open Subtitles ألاتعتقد بأنها السيدة الكبيرة التي تعيش بالبيت المجاور ؟
    İhtiyar madamlar gibisin. İhtiyar madamlar mı? Open Subtitles دعك من الشيوعيين أيتها السيدة الكبيرة
    Bu yaşlı bayanı becermeyeceksindir umarım. Open Subtitles انت لا تفكر بمضاجعة هذه السيدة الكبيرة
    Yine o yaşlı hanım mı? Open Subtitles أتلك السيدة الكبيرة مرة أخرى ؟

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus