"السّرطان" - Traduction Arabe en Turc

• kanser
• kanserle
• İstakoz

Dinle, hemşirenin söylediğine göre kanser yüzünden Bay Lawton'un sinirleri bozulmuş.
انظري, الممرّضة قالت أن السيّد (لوتن) قد ثارت عليه أعراض السّرطان

kanser hastası çocukları ziyaret ediyordu, ve onlara gerçekten çok iyi davranıyordu.
لقد كان يقومُ بزيارة الأطفال في ... قسم أمراض السّرطان ولقد كان لطيفاً معهُم للغاية ... لطيفٌ للغاية

O tip adamların var olduğuna yemin etti, ama sadece biz göremedik çünkü onlar kanunlara itaat etmezler, kanser ya da HIV virüsünün bağışıklık sisteminizi kandırarak, kendini sanki orada değilmiş gibi göstermesine benziyor.
أقسم بالرّجال لم يكن من الممكن أن نراهم فقط لأنهم لم يطيعوا القوانين المعتادة, مثل السّرطان أو فيروس الإيدز ذلك يخدع جهاز مناعتك...

Hayır, kanser olduğunu düşünüyor.
كلا، يخال أنّ لديكِ السّرطان.

Bu deney sayesinde, bana kanserle nasıl mücadele edeceğimi öğretebileceğini.
وبفضل تلك التجارب، سيعلّمني كيف أقاوم السّرطان.

İstakoz tavsiye ederim.
السّرطان لذيذ . مع بيض الكويل و التّشذيب حقيقيّ

Ama... kanser olduğu doğru, değil mi?
أخوك لديه مرض السّرطان ؟

Kasıtlı bir kanser gibi.
السّرطان يحدث لسبب .

Amaçlı bir kanser gibi.
السّرطان يحدث لسبب .

kanser köpeğimiz olsun!
السّرطان لعبتنا!

Jon aniden bir duygu seline kapıldı ve sevdiği insanların kanser olmasına sebep olduğunu düşünmeye başladı.
المشاعر المفاجئة ...التي أحس بها (جون) فجأة حين اعتقد أنّه ...سبّب السّرطان لمن أحبّهم

Ani duygu yoğunluğu Jon'u sevdiği insanların kanser olmasına sebep olduğuna inandırdı.
المشاعر المفاجئة التي أحس بها (جون) فجأة... حين اعتقد أنّه سبّب السّرطان لمن أحبّهم...

kanser.
-بمرض السّرطان .

kanser.
بأمر السّرطان

kanser gibi.
مثل السّرطان .

Amcamın kanserle savaşırkenki haline benziyordu.
كان يبدو مثل عمّي وهو يصارع السّرطان.

İstakoz çok iyidir.
السّرطان لذيذ .