Ve bu sıkı çalışmama atfen bu taşı sana veriyorum. | Open Subtitles | وأنا حَصلتُ عليك هذه الصخرةِ للتَمْثيل كُلّ عملي الشاقّ. |
Olayı abartıyorsun. O gruptaki herkes, senin sıkı çalışmanın onun kurabiyelerinden daha önemli olduğunu biliyor. | Open Subtitles | يا عزيزتي، أنتِ تضخّمين الأمر الجميع يعرف أنّ عملك الشاقّ أهمّ من كعكها. |
Fiji'deki aylardır sıkı çalışmaya değmişti. | Open Subtitles | الشهور من العمل الشاقّ في فيجي دفعت |
Zor işlerin çoğunu ailem yaptı, birçok risklere girdi. | Open Subtitles | عملت عائلتي معظم العمل الشاقّ تحمّلت العديد من المخاطر |
Bu gerçekten Zor bir olay ve çok eğlenceli. | Open Subtitles | إنه خليط من العمل الشاقّ... والمرح عظيم... |
Çok çalışmanın karşılığı olarak özel teşekkürüm olsun. | Open Subtitles | وهذا سيكون شكري الخاصّ لأجل عملك الشاقّ |
Çok çalışmanın karşılığı olarak özel teşekkürüm olsun. | Open Subtitles | وهذا سيكون شكري الخاصّ لأجل عملك الشاقّ |
Pekala beyler, sıkı iş çıkarttınız. | Open Subtitles | حسناً، يا أولاد شكراً لعملكم الشاقّ |
Bence haklısın. "Zor bir günün gecesi" reklamının hedef kitlesi erkeklerdi. | Open Subtitles | المُستهدف بفيلم "ليلة من العمل الشاقّ" كانوا الرجال. |
İşin en Zor kısmını atlattı. | Open Subtitles | قامت اليافعة بكافّة العمل الشاقّ |
Bak sana ne diyeceğim... Lanet Vito, Zor bir işi harika şekilde yaptı, ... ve en çok kazanan adamıma dönüştü. | Open Subtitles | لأقل لك شيئاً ما، (فيتو) اللعين خلال العمل الشاقّ المتواصل |
Zor kisim sona erdi. | Open Subtitles | الجزء الشاقّ إنتهى. |