"الشبهة" - Traduction Arabe en Turc

• şüpheli
• şüpheleri bertaraf
• şüphe uyandırırsın

Bana devamlı olarak onun önemini hatırlatman seni şüpheli gösteriyor.
و إن بقيتَ تذكّرني بأهميّته فلن يضعكَ سوى في موضع الشبهة

Yani ne yaparsan yap şüpheli davranma.
لذلك , مهما فعلت لا تتصرف بشكل يبعث على الشبهة

Ama Tekniker James'in gözüne takılan veteriner ve proxy adresi Sheepadoodle1996 olan birisiyle aralarındaki şüpheli takastı.
اللا أن ويرى جيمس أنه ليس فقط هذا الشخص هو المشبوه بل الشبهة بين هذا الطبيب البيطرى وبين شخص اخر يعمل فى مكتب الوكالة

Polisler geldi, sorular sormaya başladı... ..şüpheleri bertaraf etmek için Kont'un ortadan kayboluşunu tezgahladın.
جائت الشرطة من جديد وطرحت الأسئلة فزيّفت اختفاء الكونت لتزيح الشبهة عنك

Polisler geldi, sorular sormaya başladı... ..şüpheleri bertaraf etmek için Kont'un ortadan kayboluşunu tezgahladın.
جائت الشرطة من جديد وطرحت الأسئلة فزيّفت اختفاء الكونت لتزيح الشبهة عنك.

Eğer hotele giriş yapıp, hiç dışarı çıkmazsan şüphe uyandırırsın.
تنزل في فندق ، وتبقى في الداخل ان الأمر يجلب الشبهة

Sadece şüpheli durumunuzu ortadan kaldırmak istiyoruz.
نود أن نبعد عنكِ احتمال الشبهة

Bankada şüpheli bir şey yok. Bundan emin misin?
لا يوجد ما يثير الشبهة بالبنك.

şüpheli en ufak bir şey yok.
ولا واحدة منها تثير الشبهة بشكل مستبعد

Görüyorsunuz, Paul'un banliyö hayatı ile ilgili anladığı tek bir şey varsa, o da -- kimsenin daha fazla şüpheli olamayacağıydı, yeni taşınan bir komşu kadar.
كما ترون، إن كان هناك شئ عرفه (بول) عن الضواحي فهو الآتي لا يوجد ما يثير الشبهة أكثر من جار انتقل حديثاً