Tıpkı geçmişteki atalarımızın soğuk kış gecelerinde ısınmak için kamp ateşi çevresine toplandıkları gibi. | Open Subtitles | تماماً كما كان اجدادنا يزدحمون حول نار المخيم طلباً للدفء في ليالي الشتاء الباردة |
Ve o soğuk kış günlerinde tüm vücudunuzu ısıtır. | Open Subtitles | و فى ليالى الشتاء الباردة جسده كله يكون دافئ |
Bu soğuk kış gecelerinde şehrin fazladan verdiği sıcaklık ölümle yaşam arasındaki fark kadar önemli olabilir. | Open Subtitles | في ليالي الشتاء الباردة دفئ المدينة قد يكون الفارق بين الحياة والموت |
Hawk soğuk kış rüzgarının argodaki adı. | Open Subtitles | ْ (هوك) كلمة عامية تشير إلى رياح الشتاء الباردة |