Bu bakış açısı üçüncü kişi olarak adlandırılır. | TED | فتُبنى القصة على وجهة نظر الشخص الثالث. |
üçüncü kişi, birinci kişi ve ikinci kişi bakış açılarının her birinin eşsiz olasılıkları ve sınırlılıkları var. | TED | إن وجهة نظر كل من الشخص الثالث والأول والثاني جميعها تملك إمكانيات وقيود فريدة. |
Mesela, üçüncü kişi anlatıcısı karakterlerden ister istemez birazcık dışarıda kalır. | TED | مثلًا، عندما يروي القصة الشخص الثالث فلا يجب أن يكون من ضمن الشخصيات. |
-Bu Üçüncü adam. -Hepsi eski sporcu. | Open Subtitles | إنه الشخص الثالث هذا الاسبوع وكلهم كانوا لاعبين سابقين |
Üçüncü adam hakkında çok az şey biliniyor. | Open Subtitles | اما الآن فالقليل منا يعرف عن الشخص الثالث |
Size anlatmak istediğim şey, bilim insanlarının dışarıdan, bir üçüncü şahıs yöntemi kullanarak; size kendi bilinciniz hakkında hayal bile edemeyeceğiniz şeyler söyleyebileceğidir. Ve aslında düşündüğünüz gibi kendi bilinciniz konusunda söz sahibi olmadığınızdır. | TED | يستخدموا طريقة الشخص الثالث من الخارج بأن يخبرك أشياء عن إدراكك لم تكن تحلم به و في الواقع أنت لست المخول لإدراكك الخاص إذا كنت تعتقد ذلك و نحن فعلا عملنا تقدما كثيرا |
Müfettiş bu mümkün mü... Gerçek katil, üçüncü kişi, | Open Subtitles | هل يُحتمل أيها المحقق أن القاتل الحقيقى ,الشخص الثالث, |
Peki ya fotoğraftaki üçüncü kişi hakkında ne biliyoruz? | Open Subtitles | ما الذي نعرفه عن الشخص الثالث في الصورة، إذًا؟ |
Shelby öldü ve Donnie kendinde değildi, ve üçüncü kişi kim bilmiyoruz. | Open Subtitles | وليس لدينا أي فكرة عمن كان ذلك الشخص الثالث |
üçüncü kişi anlatıcısı sınırlı da olabilir - bu, bir karakterin, düşünceleriyle hislerine sadık kalındığı anlamına gelir - ya da anlatıcı "ilahi" olabilir, böylece karakterlerin zihinleri arasında hızla geçiş yapabilir ve okura daha çok bilgi verebilir. | TED | وبإمكان رواية الشخص الثالث أيضًا أن تكون مقيّدة، فهو يركّز على أفكار ومشاعر شخصية واحدة، أو يمكن أن يكون شامل المعرفة، قادرًا على التنقل بين عقول الشخصيات فيعطي القارئ معلوماتٍ أكثر. |
Bu, eşine benzettiği üçüncü kişi oldu. | Open Subtitles | ذلك الشخص الثالث الذى يخطأ بزوجته |
Babamın ölümünde parmağı olan üçüncü kişi kim? | Open Subtitles | مَنْ الشخص الثالث الذي يَقْتلُ أبي؟ |
Akıllıca davranıp heryeri kanlı ayak izleriyle bırakmamış olabilir mi, bu üçüncü kişi dışarı çıkarken, davalı bıçağı tuttuğunda... | Open Subtitles | كانَ بالذكاء الكافى ليصطنع آثاراً زائفة من الدماء عبر أرجاء المكان ألا يُحتمل أن هذا الشخص الثالث قد وضع بصمات مُوَكِلى على السكين |
Bu fotoğraftaki üçüncü kişi David L., Dilbeck'den başkası değil. | Open Subtitles | الشخص الثالث في تلك الصورةِ لا شيئ ما عدا... . . ديفيد . |
üçüncü kişi sensin. Oh. | Open Subtitles | انتِ الشخص الثالث |
Mol gitmesini istediğin üçüncü kişi oldu bu. | Open Subtitles | (مول) هذا الشخص الثالث الذي طلبت منه الرحيل |
Üçüncü adam sadece içeri fırladı. | Open Subtitles | الشخص الثالث هرع مسرعاً للداخل |
Ayrılması için para ödediğim Üçüncü adam olacaksın. | Open Subtitles | انت ستكون الشخص الثالث لترحل |
Ama Üçüncü adam, şu Başkomiser Willis, Frank Willis benden nefret etti. | Open Subtitles | ولكن الشخص الثالث (كابتن، (ويليس (فرانك ويليس) فقط كان يكرهني |
Uzağa, plajın sonuna kadar gidip sokakta kabinlerin dışında onunla buluşma vakti gelene kadar kartpostallar, mektuplar ve üçüncü şahıs günlüğümü yazdım. | Open Subtitles | فكنت أذهب إلى نهاية الشاطئ البعيدة لكى أكتب بطاقات البريد و الرسائل و لكى أسترسل فى جريدة الشخص الثالث حتى يحين الوقت لملاقاته فى الشارع خارج حجرات الإستحمام |
Yani, bu üçüncü şahıs Milan Damji miydi? | Open Subtitles | اذا هل كان هذا الشخص الثالث هو "ميلان دامجي" |
O olayın ardından ertesi sabah, üçüncü tekil şahısın ağzından günlüğümü yazmaya başladım, şöyle ki: | Open Subtitles | بعد ذلك فى الصباح التالى ،بدأت فى كتابة مذكراتى فى صيغة الشخص الثالث ،مثل |