"الشخص المناسب" - Traduction Arabe en Turc

    • doğru kişi
        
    • doğru kişiyi
        
    • doğru insan
        
    • doğru insanı
        
    • doğru insanla
        
    • Doğru kişinin
        
    • doğru adam
        
    • uygun kişi
        
    • doğru adamı
        
    • Doğru kişiyle
        
    • doğru kişiye
        
    • aradığım kişi
        
    • göre biri
        
    • doğru erkeği
        
    • biçilmiş kaftan
        
    Şimdiyse, bu ülkeyi yönetecek doğru kişi olup olmadığımı düşünüyorum. Open Subtitles فقد بدأت أتساءل اذا كنت الشخص المناسب لقيادة هذه البلاد
    Senin doğru kişi olduğunu küçük maddeleri işaretleyerek anlamak yerine, görüşmedeki sezgilerimizin neler doğuracağını izleyelim. TED وبعد ذلك سنرى ما يحدث من الحدس الذي ينتابنا بعدها يدلا عن مجرد ملء الخانات اذا ما كنت الشخص المناسب.
    Sana bedava içki getiren ve koynuna kadar giren doğru kişiyi asla bulamayacaksın. Open Subtitles انتِ لن تجدي ابداً الشخص المناسب الذي يعد معكِ المشروبات ومن ثم تشربونها
    Eğer karşındaki doğru insan değilse... çok ciddi ve korkunç olabilir. Open Subtitles الأمر يكون ثقيلاً و بغيضاً خصوصاً عندما لا تختار الشخص المناسب
    Bu, doğru insanı bulursa değişemeyeceği anlamına gelmiyor. Open Subtitles ذاك لا يعني أنه لا يمكنه التغير إذا أتاه الشخص المناسب
    Sadece hiçbir zaman doğru insanla karşılaşmadım, acele etmeni istetecek insanla, sanki hiç yeterli zaman olmayacakmış gibi. Open Subtitles , أنا لم أقابل الشخص المناسب الشخص الذي يجعلكِ تشعرين أنه يجب أن تسرعي بالزواج منه كأنه لن يكون هناك وقت مناسب آخر
    Doğru kişinin ellerinde tüm orduları yok edecek bir gücü vardır. Open Subtitles عندما تكون بيد الشخص المناسب فإنها تملك قوة لأبادة جيش كامل
    doğru kişi kim? Neye bakmalı? Open Subtitles كيف أعرف أنه الشخص المناسب ما الذى سأبحث عنه فيه ؟
    O doğru zaman da ve doğru kişi ile olmak zorunda. Open Subtitles إنه يجب أن يكون في المكان الصحيح ومع الشخص المناسب
    Fakat bu zamanda doğru kişi o gibi gözüküyor. Open Subtitles لكنة يبدوا انة الشخص المناسب لهذا الوقت فى التاريخ
    Haklı çıktın. Onun için doğru kişi değildim. Open Subtitles حسناً ، كنت محق لم أكن الشخص المناسب لها
    İnsanın kendisi için doğru kişiyi bulabilmesinin ne kadar büyük bir şans olduğunu anlamıyor musun? Open Subtitles هل تفهمي كم يكون المرء محظوظاً عندما يجد الشخص المناسب له؟
    doğru kişiyi bulduğum da, ona hiç düşünmeden evlenme teklifi edeceğim. Open Subtitles عندما اجد الشخص المناسب,متأكد اني سأساله فوراً
    doğru kişiyi bulduğunuzda her şey olabilir. Open Subtitles تجد الشخص المناسب و عند أذا كل شئ ممكن حدوثة و كل شئ ممكن
    Aslında, doğru insan olduğunu sandığım birinden daha yeni ayrıldım. Open Subtitles في الحقيقة، لقد إنفصلت للتو مع شخص إعتقدت أنه كان الشخص المناسب
    Kendisi pazarlık etmek için doğru insan olmayabilir. Open Subtitles لربما ليس الشخص المناسب للتفاوض في هذه اللحظة
    Eğer doğru insanı bulursan neden diğerleriyle vakit kaybedesin? Open Subtitles لو انك وجدت الشخص المناسب فلماذا تبدد الوقت مع الآخرين؟
    İnanılmaz derecede şanslı olup, doğru insanla tanışmak lazım. Open Subtitles كونك محظوظة للغاية و إلتقاء الشخص المناسب
    Doğru kişinin yanına oturduğumdan kesinlikle emindim. Open Subtitles بالتأكيد أخترت الشخص المناسب لأجلس بجانبه
    Her şey onu bulan kişinin doğru adam olup olmadığına bağlı. Open Subtitles كل شئ يعتمد إذا كان أو لم يكن الشخص الذى وجده هو الشخص المناسب
    Bu iş için uygun kişi o olabilir. Open Subtitles ربما يكون هو الشخص المناسب لأداء هذه المهمة
    İki erkek arkadaşım var. doğru adamı arıyorum. Open Subtitles لدي اثنان، و لا زلت أبحث عن الشخص المناسب
    Yani geçici olaraktı ama oldu. Doğru kişiyle karşılaştım çünkü. Open Subtitles أعني تغيّرت مؤقتًا، لكنّي تغيّرت، الأمر تتطلّب دعم الشخص المناسب.
    Belki de böyle şeyleri söyleyebileceğin doğru kişiye rastlamamışsındır. Open Subtitles ربما يجب ان تلتقي الشخص المناسب لتقول هذه الأشياء ايضاً لتقول هذه الأشياء ايضاً
    Görüyorsun ya, biriyle tanıştım. Ve sanırım bu aradığım kişi olabilir. Open Subtitles انظر لقد قابلتُ أحدهم و أعتقد أنه ربما يكون الشخص المناسب
    - hayir! Yakışıklı ve her şey var onda... ama bana göre biri değil. Open Subtitles اقصد أنه وسيم ولكن ليس الشخص المناسب لي
    Kendin için doğru erkeği bulamayacığından şüphe ettiğim için. Open Subtitles سوف ابقى مرتاب للابد باختيار الشخص المناسب لك
    Biliyorum. Beni de kokutuyor. Bu yüzden benim için biçilmiş kaftan. Open Subtitles أعرف، إنه يرعبنيّ أيضاً، لذلك هو الشخص المناسب ليدربنيّ.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus