Babama bir şey yapmasını emrettiğini gördüğüm tek kişi annemdi. | Open Subtitles | الشخص الوحيد الذي رأيته يأمر والدي كانت أمّي |
Şu ana kadar gördüğüm tek kişi o. | Open Subtitles | الشخص الوحيد الذي رأيته هي حتى الآن. |
gördüğüm tek kişi Nicole'dü. | Open Subtitles | الشخص الوحيد الذي رأيته كان نيكول |
Ama Katherine'i tanıyorum, ve emin olun, gözyaşlarına boğduğunu gördüğüm tek kişi siz değilsiniz. | Open Subtitles | (أناأعرف(كاثرين.. وصدّقيني.. أنتِ لستِ الشخص الوحيد الذي رأيته وصل به الحدّ إلى الدموع |
Kafeinliyle kafeinsiz kahveyi böyle karıştırdığını gördüğüm tek kişi Tony'ydi. | Open Subtitles | الشخص الوحيد الذي رأيته من قبل يمذج القهوة منزوعة الكافيين بالعادية هكذا هو (طوني). |
gördüğüm tek kişi Adalind'di. | Open Subtitles | الشخص الوحيد الذي رأيته كان (آداليند) |