Büyük Ortaklar senin bu davayı layığıyla yürütebileceğine dair inançlarını kaybettiler. | Open Subtitles | فقد الشركاء الكبار ثقتهم في قدرتك علي توليك تلك القضية بفاعلية |
Büyük Ortaklar senin katliamın için suçlayacak birilerini arıyorlar. | Open Subtitles | الشركاء الكبار يبحثون عن أحد يلومونه على مذبحتك |
Büyük Ortaklar'ın seni neden seçtiğini anlayabiliyorum. | Open Subtitles | استطيع أَنْ أَرى لِماذا اختارك الشركاء الكبار |
Sanırım hepimiz Büyük Ortaklar'ın kötü olduğuna hemfikiriz. | Open Subtitles | هولَيسَشريّرَ أعتقد كلنا وافقنَا أن الشركاء الكبار |
Pekala, her ortağın bir Kıdemli ortaklar ekibi her kıdemli ortağın da ast ortaklar ekibi vardır. | Open Subtitles | لذا، كل شريك عنده فريق الشركاء الكبار كل شريك كبير عنده فريق الشركاء الصغار |
Aramaya karar verirsen de diğer kıdemli ortaklarla birlikte bir toplantı ayarlarız. | Open Subtitles | وأمنحيني أتصالاً وسوف نرتب أجتماعاً مع بقية الشركاء الكبار. |
Tabii bilgileri Büyük Ortaklar'a sızdırabilirim. Aramız çok iyi de. | Open Subtitles | بالطبع قد أسرب المعلومات إلى الشركاء الكبار ،لأننا مرتبطون |
Büyük Ortaklar ihaneti kolay kolay affetmez. | Open Subtitles | حسناً, الشركاء الكبار لن يستخفوا بالخيانة أجل, حسناً .. |
Büyük Ortaklar bizim bölümün yaptığı başarılı işten çok memnun olduklarını bana bildirdiler. | Open Subtitles | الشركاء الكبار أخبرونى أنهم مسرورين جداً... من العمل عملنا كله قد تمّ |
Büyük Ortaklar bunun acımızı yansıtmak için uygun bir zaman olduğuna karar verdiler. | Open Subtitles | لقد قرر الشركاء الكبار... أنه يجب أن يكون هذا وقت الأسى... |
Mesele Büyük Ortaklar'ın bizim için bir planlarının olması... - ...ve buna hazır olmazsak... | Open Subtitles | الموضوع ، أن الشركاء الكبار عِنْدَهُمْ ... خطةلنا،وإذالمنستعد |
Büyük Ortaklar seninle görüşmek istediler | Open Subtitles | الشركاء الكبار يريدون الإلتقاء بك |
Kıdemli ortaklar, şirket hissesini satın alırlar. | Open Subtitles | الشركاء الكبار يشترون حصة في المؤسسة |
Dinle Howard, kıdemli ortaklarla sohbet ediyordum. | Open Subtitles | (استمع (هاورد كنت أتحدث مع الشركاء الكبار |