"الشمس و" - Traduction Arabe en Turc

    • Güneş ve
        
    • güneşi ve
        
    • günışığı ve
        
    Bu, Batlamyus'un evreni Dünya evrenin merkezinde, Güneş ve gezegenler etrafında dönüyor. TED هذه صورة للكون البطلمي و فيه اﻷرض في منتصف الكون و الشمس و الكواكب تدور حولها
    O dik, beyaz sokaklar ve Güneş ve her şey cayır cayır sıcak ve boştu. Open Subtitles هذه الشوارع المنحدرة البيضاء و الشمس و كل شئ كان محترق و أبيض و فارغ
    "Hayatta yüzleşemeyeceğimiz iki şey vardır Güneş ve ölüm." Open Subtitles هناك شيئين فى الحياة لا يمكننا مواجهتهم الشمس و الموت
    Gece, Güneş ve ay gökyüzünü paylaşır. Open Subtitles الليل و الشمس و القمر يشاركون السماء بالتساوي
    Biliyor musun, üstü açık arabayla gezerken yukarıdan aşağı süzülen güneşi ve kumu görmek gibisi yoktur. Open Subtitles هل تعرف ؟ لا شىء مثل القيادة و أنت مستلق هكذا لترى الشمس و الرمال
    günışığı ve su, yaşamı dünyanın her köşesine ulaştırıyor. Open Subtitles ضوء الشمس و الماء يجلبان الحياة في كل ركن من كوكب الأرض
    Güneş ve açık renk tenin beni heyecanlandırıyor, pardon endişelendiriyor demek istemiştim. Open Subtitles الأمر فقط أن الشمس و بشرتكِ الرائعة ستجعلني تعلمين , متحمسا .. قلقا هي الكلمة التي سأستعملها
    Dalla birlikte, bir parça Güneş ve yanında sulama sistemi solumadığın takdirde hayır, aptal. Open Subtitles ليس ان لم تستنشق حفنة من الشمس و نظام ري بالتنقيط ايها الغبي
    Bu bir ada bayramı... Güneş ve Ay festivali. Open Subtitles إنه يوم اجازة في الجزيرة مهرجان الشمس و القمر
    Mevcut Güneş ve rüzgar enerjilerinin ufacık bir kısmından yararlanabilseydik sonsuza kadar bütün enerji ihtiyacımızı karşılayabilirdik. Open Subtitles إن استطعنا إستخدام جزء بسيط من طاقة الشمس و الرياح المتوفرة يُمكننا تزويد كل إحتياجاتنا من الطاقة إلى الأبد,
    Nitekim, Güneş ve yıldızlar etrafımızda dönüyorlar gibi görünür. Open Subtitles فبعد كُل شيءٍ يبدو و كأنَّ الشمس و كل النجوم تدورُ حولنا.
    Güneş ve Ay birlikte yükseldikleri gün kavuşacağız. Open Subtitles سنلتقى عند غروب الشمس و بزوغ القمر معا فى السماء
    Bir kere olsun, Güneş ve mutluluk istedim. Open Subtitles لمرّة واحدة . أريد أن أرى الشمس و أكون سعيدة.
    Ama insanlar Güneş ve yağmur altında uzun sıralarda bekliyorlardı, bazen bir sertifika için bazen de iki küçük metal gişenin iki küçük penceresinden gelecek basit bir cevap için. TED و لكن الناس كانوا يقفون في طوابير طويلة تحت الشمس و تحت المطر ليحصلوا على شهادة رسمية أو مجرد إجابة بسيطة من شباكين صغيرين في كشكين حديديين
    Temiz hava ve Güneş ve gece vakti soğuk algınlığı ilacı. Open Subtitles الهواء النقي و أشعة الشمس و دواء البرد
    Gündüzleri Güneş ve eğlencesiyle, geceleri ise şıklık ve çekiciliğiyle. Open Subtitles الشمس و المتعة في النهار " " و الأناقة و الأضواء باليل
    Güneş ve Satürn, her ikisi de kardeşimi tercih ediyor. Open Subtitles ‎الشمس و زحل كلاهما، يجدانه مفضلاً. ‏
    (Alkışlar) MJ: Gördünüz, Kaliforniya verilerini kullanarak saatlik güç talep ve arzını Güneş ve rüzgara bakarak analiz ettik. TED (تصفيق) مايكل: لقد قمنا بتحليل الطلب على الطاقة ساعة بساعة، بالنظر لإستخدام كالفورنيا من طاقة الشمس و الرياح
    Biraz Güneş ve deniz gibisi yoktur. Open Subtitles هنا حيث الشمس و الهواء والبحر
    Güneş ve uzay arasında ne oluyor? Open Subtitles ماذا يحدث مع الشمس و الفضاء ؟
    Hepsinden sonra, Tanrı güneşi ve ayı ve yıldızları yaptı ama erkekler sadece sorun çıkardı. Open Subtitles لأنه بعد كل شئ , الله خلق الشمس و القمر . . و النجوم , و كل ما يفعله هو الانسان هو المشاكل
    Atmosferdeki enerji dengesini değiştiren, Güneş'teki değişiklikler Dünya'nın eksen eğikliği, Dünya'nın uzaya geri yansıttığı günışığı ve havadaki sera gazları birikimi gibi küresel kuvvetlerce şekillenir. Open Subtitles شُكِّلَ بواسطة قوى عالمية تُعدِّل توازن الطاقة في الغلاف الجوي كالتغيرات في الشمس و ميلان محور الأرض,

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus