Belki de Mısırlı sokak çocuklarıyla ilgili bir yazı yazarım. | Open Subtitles | في الحقيقة انا اكتب مقال عن اطفال الشوارع في مصر |
Bu Afrikalı öğrenciler başkentteki havaalanında sokak lambalarının altında ödevlerini yapıyorlar çünkü evlerinde elektrik yok. | TED | هؤلاء الطلاب الأفارقة ينجزون واجباتهم المدرسية تحت انارة الشوارع في مطار العاصمة لأنهم لا يملكون الكهرباء في المنزل. |
Bu acil bir durumdur, herkes caddeleri boşaltsın, hemen! | Open Subtitles | شرطة الطواريء، ليخل الجميع الشوارع في الحال. |
Bu acil bir durumdur, herkes caddeleri boşaltsın, hemen! | Open Subtitles | شرطة الطواريء، ليخل الجميع الشوارع في الحال. |
Dışarıda sokaklara hükmetmiş olabilir ama burada bizden farkı yok. | Open Subtitles | ربما كان يحكم الشوارع في الخارج و لكن هنا ، هو مثلنا تماماً |
O gün sokaklarda ordunun varlığı hissedilirdi. | Open Subtitles | كنت شعرت بوجود الجيش في الشوارع في ذلك اليوم |
Bu gece, South Park sokaklarındaki suçla savaşmaya çalışan gizli çocuğun inanılmaz hikayesini izleyeceksiniz. | Open Subtitles | الليلة، قصـة لا تصدق 'لطفل غير معروف في 'ساوث بارك الذي أخذ الشوارع في جهد لمحاربة الجريمة. |
Açlıktan kıvranmış yüzlerce köpek balığı sokak çetesi gibi bu küçük kanyonda takılıyor. | Open Subtitles | مئات أسماك القرش الجائعة تتدلّى مثل عصابة الشوارع في كانيون |
Seni hastalık taşıyıcı, şırfıntı, sokak fahişesi! | Open Subtitles | التناسلية الأمراض تنقل التي الحمقاء أيتها الشوارع في تمشي عاهرة |
Biri sokak performanslarını o gösterilerde test ediyormuş. | Open Subtitles | شخص كان يختبر أدائها في الشوارع في العروض الجانبية |
Bir sokak müzisyeni var şu anda. | Open Subtitles | و هناك مُوسيقي الشوارع في الأمام ..هـ.. هناك مُسيقي شوارع |
Sekiz yaşındayken sokak yarışlarına başladım. | Open Subtitles | و بدأت في التسابق في سباقات الشوارع في عمر الثامنة |
Neden sokak sanatçıları parkta ya da spada resim yapmıyorlar? | Open Subtitles | لما لا يرسم فنانون الشوارع في منتزه او في منتجع صحي ؟ |
Lütfen caddeleri boşaltın. | Open Subtitles | أخلوا الشوارع في الحال. |
Lütfen caddeleri boşaltın. | Open Subtitles | أخلوا الشوارع في الحال. |
Dışarıda sokaklara hükmetmiş olabilir ama burada bizden farkı yok. | Open Subtitles | ربما كان يحكم الشوارع في الخارج و لكن هنا ، هو مثلنا تماماً |
Protestocular büyük kalabalıklar hâlinde sokaklara iniyor. | Open Subtitles | المتظاهرون يخرجون إلى الشوارع في أعداد كبيرة |
Şimdi ise hepsi trans halinde sokaklara dökülmüş. | Open Subtitles | والآن نحن نمشى فى الشوارع في نشوة.. |
Onu tavernalarda, sokaklarda, rüyalarimda görüyorum! | Open Subtitles | أراها في الحانات , أراها في الشوارع في أحلامي |
Bombay sokaklarındaki çocuklara ithaf olunur... | Open Subtitles | لأطفال الشوارع في بومبي |