"الصحافة في" - Traduction Arabe en Turc

    • Basın
        
    • bunu kara
        
    • gazetecilik
        
    • gazeteciliğin
        
    Fildişi Sahili'nde Basın kesin çizgilerle ayrılmış durumda. Soykırım öncesi Ruanda'nın medyası ile kıyaslanabilir. Tahmin edebilirsiniz. TED أعني، أن الصحافة في ساحل العاج كانت منقسمة بشدة. تكاد تماثل الإعلام في رواندا قبل عمليات الإبادة. فلكم أن تتخيلوا.
    Sosyetenin önde gelen isimlerinden biri olduğu için Basın teşkilat üzerinde oldukça baskı kurmuştu. Open Subtitles كانت إجتماعية بارزة لذا حصل المكتب على ضرر كبير من الصحافة في ذلك الوقت
    Bu bir sorun, bu yüzden de ilk önce Basın yasağını önermiştim. Open Subtitles انها مشكلة، ولهذا السبب اقترحت تعتيم الصحافة في المقام الأول.
    Beş yıl önce, Ricky Tan bunu kara pazarda satın aldı. Open Subtitles قبل خمسة سنوات، إشترى ريكي تان الصحافة في .السوق السوداء
    Psikiyatri uzmanı olmak için Kolombiya gazetecilik Okulu'nda ne kadar eğitim gördün? Open Subtitles ما مقدار التشخيص النفسي الذي تلقيته اثناء دراستك الصحافة في كلية كولومبيا ؟
    Sanırım bu gazeteciliğin geleceği. TED هي مستقبل الصحافة في إعتقادي.
    Uçağı Teterboro'da tutun... Denver'da Basın toplantısı yapacağım. Open Subtitles أجعلى الطائرة تنتظر في تيتيلبرو وسوف أتحدث إلى الصحافة في دينفر
    Basın bizden üstün, yangını kim umursar! Open Subtitles الصحافة في جميع أنحاء نا، لا أحد يَهتمُّ.
    Buraya gelmek için bir otobüs dolusu Basın mensubuna ortadan kaybolma numarası çektim. Open Subtitles حاولت للتو الإختباء عن الصحافة في حافلة للوصول إلى هنا
    Haklısın, J.T. Basın bunun üzerine gidecektir. Open Subtitles أصبت، جيه تي وسوف تكون الصحافة في جميع أنحاء هذا.
    Şimdi Beyaz Saray Basın odasına dönüyoruz. İLK ÖLÜMLERDEN 1 SAAT ÖNCE Open Subtitles .سننتقل الآن إلى غرفة الصحافة في البيت الأبيض
    Birkaç saat sonra Basın, soyunma odanda olacak. Open Subtitles ستكون الصحافة في غرفة تبديل ملابسك بعد ساعات قليلة
    Sosyetenin önde gelen isimlerinden biri olduğu için Basın teşkilat üzerinde oldukça baskı kurmuştu. Open Subtitles كانت إجتماعية بارزة لذا حصل المكتب على ضرر كبير من الصحافة في ذلك الوقت
    Ayrıca anayasaya Basın özgürlüğünü koyanlar da sizlersiniz. Open Subtitles و بالمناسبة , أنتم من قمتم بوضع حرية الصحافة في الدستور
    Ayrıca anayasaya Basın özgürlüğünü koyanlar da sizlersiniz. Open Subtitles و بالمناسبة , أنتم من قمتم بوضع حرية الصحافة في الدستور
    Yani sen buraya girerken Basın mensuplarının gelmesini sağladı. Open Subtitles ولذلك تأكد من وجود الصحافة في الخارج عندما تمرين
    Beş yıl önce, Ricky Tan bunu kara pazarda satın aldı. Open Subtitles قبل خمسة سنوات، إشترى ريكي تان الصحافة في .السوق السوداء
    Lise üçteki gazetecilik dersini hatırlıyor musun? Open Subtitles أتتذكّر صفّ الصحافة في الثانويّة؟
    - Kolejde, gazetecilik okurken. Open Subtitles -غالباً سأكون أدرس الصحافة في الجامعة
    ES: Kesinlikle. Şunu kesinlikle söyleyebilirim: Bu projenin temelini oluşturan ilkeler kamusal çıkarlardır ve ABD ve tüm dünyadaki gazeteciliğin temelini oluşturan ilkelerdir. Ve bence Basın bunları diyorsa biz de destekleriz. Geçmişte de yapılması gereken buydu. Bu çok güçlü bir argüman fakat nihai argüman değil. Ve argümanın ne olacağına toplum karar vermeli. TED إد: بالتأكيد حقيقة لايوجد سؤال المبادىء التي كونت أساس هذا المشروع كانت للمصلحة العامة وللمبادىء التي تقوم عليها الصحافة في الولايات المتحدة و حول العالم وأعتقد إذا اخبر الإعلام أنهم يدعمون ذلك على هذا الشيء أن يحدث هذه حجة قوية لكنها ليست الحجة الأخيرة و أعتقد أن هذا شيء على العامة ان يقرروه

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus