Seçimimin benim için doğru olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | أنا أعرف أن اختياري كان هو الاختيار الصحيح بالنسبة لي |
Demek istediğim, onun için doğru olanı yapmamız gerekiyor. | Open Subtitles | أنا فقط أقول أننا يجب أن نفعل الشيء الصحيح بالنسبة له |
Belki de Memorial benim için doğru yer değildir. | Open Subtitles | حسنا، لعل مشفى ميموريال ليس بالمكان الصحيح بالنسبة لي في نهاية المطاف |
Sanırım şu anda onun için doğru olan budur. Ama bana inandığını sanıyordum. | Open Subtitles | اعتقد ان هذا هو الشيء الصحيح بالنسبة لها |
Mevzu her birimiz için doğru olanın ne olduğu değil, mevzu hepimiz için en iyisinin ne olduğu. | Open Subtitles | فهذا ليس بشأن ما هو الصحيح بالنسبة لنا بل يتعلق بما هو الأفضل لنا جميعاً. |
Silikon sizin için doğru bir çözüm olabilir." | Open Subtitles | لماذا قد يكون ثدي الخيار الصحيح بالنسبة لك " |
Ne sıfatla benim için doğru olanı söylüyorsun? | Open Subtitles | من أنت لتخبرني ما هو الصحيح بالنسبة لي؟ |
Biz,bizim için doğru olan şeye karar veririz. | Open Subtitles | يجب أن نقرر ما هو الصحيح بالنسبة لنا. |
Ve bu benim için doğru karardı. | Open Subtitles | و لقد كان الخيار الصحيح بالنسبة لي |
Emily ve bizim için doğru olduğunu düşünüyorum... o yüzden direkt söyleyeceğim. | Open Subtitles | وأعتقد أنه هو الشيء الصحيح بالنسبة لنا, وإميلي, لذلك أنا فقط gonna تأتي الحق في الخروج ويقول ذلك. |
Senin için doğru olan şeyi. | Open Subtitles | الشيء الصحيح... الشيء الصحيح بالنسبة لكِ. |