Ve bu yüzden uçağı hafifletmeleri gerekiyor. | Open Subtitles | لذا كان يَجِبُ أَنْ يُخفّفوا من حمولة الطائرةَ |
John, uçağı indirip terk edin. | Open Subtitles | جون، يَجِبُ أَنْ تُنزلَ وتتْركُ الطائرةَ. |
Hayatını kurtarmak için uçağı gökyüzünde kaybeden kişiyim. | Open Subtitles | أنا الذي سحبتُ الطائرةَ من السماء لأنقذَ حياتك |
uçak bir saat rötarlıymış | Open Subtitles | إنّ الطائرةَ متأخرةُ في السّاعة. حَسناً، ألَيسَ تلك الأخبارِ الجيدةِ؟ |
Bilete ne kadar fazla ödersen öde uçak düşerse, sen de ölüp gidersin. | Open Subtitles | لايَهْمُّ كَمْ تَدْفع للتذكرةِ. إذا سقطت الطائرةَ الجميع سيموت |
Güzel yarala ki uçağa kızla binemesin. | Open Subtitles | إخترْ الجرحَ الجيدَ، و هو لا يَستطيعُ الوُصُول إلى الطائرةَ مَعها. |
uçağa binmeden bunu imzalamanı istiyorum. | Open Subtitles | أَحتاجُك لتَوْقيع هذا أمامك يَرْكبُ الطائرةَ. |
uçağın üzerinde bir kamera olmalı. | Open Subtitles | لا بد وأنَّ الطائرةَ كانت تحتوي على كاميرةً مدمجةً بها |
Uçaktan ayrıldıktan sonra ne oldu bilmiyorum. | Open Subtitles | أنا لا أَعْرفُ ما حَدثتُ بَعْدَ أَنْ تَركَ الطائرةَ. |
En kısa sürede o uçağı havalandırırdım. | Open Subtitles | سأطلقُ تلكـَ الطائرةَ في الهواء بأسرعِ ما يمكن |
Ateş etmeyin! uçağı yok etmeyin. | Open Subtitles | لا تَضْربْ لا تُحطّمْ الطائرةَ. |
Ateş etme! uçağı vuracaksın! | Open Subtitles | لا تَضْربْ أنت سَتَضْربُ الطائرةَ |
uçağı Edwards'a getir, bombaları etkisiz hale getirelim. | Open Subtitles | هل يمكنك قيادة الطائرةَ إلى إدواردز بسلامة... ... حتىنقومبنْزعُسلاح القنابلُ؟ |
- O zaman seni yakalamak için uçağı indiriler ve ben de yürüyebilirim. | Open Subtitles | لأن ثمّ هم سَ أنزلْ الطائرةَ لإعتِقالك، |
uçağı çalan o. | Open Subtitles | سَرقَ الطائرةَ. |
Söylentilere göre uçak suikast girişimi esnasında aniden kaybolmuş. - Şimdi, anlaşılıyor. | Open Subtitles | تقولُ الإشاعة أنّ الطائرةَ اختفتْ أثناءَ مهمّةِ اغتيال، و الآن بات الأمرُ منطقيّاً |
Satın aldığım uçak biletinin de öyle. | Open Subtitles | وكذلكـَ تذكرةُ الطائرةَ التي إبتعتُها للتو |
Örgülerimi toplayıp New York'a giden ilk uçağa bineceğim. | Open Subtitles | وارْكبُ الطائرةَ القادمةَ واعُودْ إلى نيويورك |
uçağa binmeden hemen önce ona ne hissettiğini söyleyebilirdin. | Open Subtitles | أخبرْها كيفك تشعر قَبْلَ أَنْ تركب الطائرةَ |
Nell uçağın karbon fiberden yapıldığını söylememiş miydi? | Open Subtitles | ألم تخبرنا "نيل" بأنَّ الطائرةَ كانتَ مصنوعةٌ من أليافِ الكربون؟ |
Long Beach polisinin yanında şu anda ve Uçaktan arta kalanın. | Open Subtitles | وهي رهنُ الإحتجازِ في الوقتِ الراهن هي وما تبقى من حطام الطائرةَ لدى شرطة الشاطئ |