Düşen birlik nakliye uçağının enkazını kontrol ederken gördüğümüz uçak olabilir. | Open Subtitles | يمكن ان تكون الطائرة التي رأيناها عندما كنا نتفقّد القوات المحطمة |
Eğer içinden atıldığı uçak bu olsaydı, daha sonra kendi kendine geri uçamazdı. | Open Subtitles | حسنا, إذا كانت هي الطائرة التي ألقي منها فمن المستحيل أن تعود بنفسها |
Deniz donanmasının 155 milyar doları var,ve kullandıkları uçak bu mu? | Open Subtitles | ميزانية البحرية حوالي 155 مليار دولار وهذه الطائرة التي يستخدموها ؟ |
1895 yılında, Lord Kelvin havadan hafif uçan makinaların imkansız olduğunu söyledi. | TED | في عام 1895، أوضح اللورد كيلفين ان الآلات الطائرة التي تعتبر أثقل من الهواء هي من المستحيلات. |
Apalachicola donanma iletişim istasyonuna yaklaşan hava aracı, kendini tanıt. | Open Subtitles | الطائرة التي تقترب من أبالاتشيكولا نافال محطة الإتصال، عيّن الهوية |
Bay Hansen, Delmer Darion'u... kazara sudan çıkaran uçağın pilotuydu. | Open Subtitles | سيد هانسن كان قائد الطائرة التي انتشلت بالصدفة جسد ديلمر داريون من المياه |
Cedar Creek'e yaklaşan uçak, Albay Daniels konuşuyor. | Open Subtitles | إلى الطائرة التي تقترب من سيدار كريك معك الكولونيل سام دانيالز |
İnmesi beklenen uçak uzun süre gecikti. | Open Subtitles | الطائرة التي ننتظرها أن تهبط منذ فترة طويلة |
Sonra da benim içinde olduğum uçak bu adaya düştü. | Open Subtitles | ثم سقطت الطائرة التي كنت عليها بهذه الجزيرة |
Yönetici Vekili'nin olduğu uçak L.A.'a doğru gitmiyor artık. | Open Subtitles | الطائرة التي صعد إليها نائب المدير لم تعد تتجه نحو لوس أنجلوس |
Öldü çünkü içinde yolculuk ettiği uçak Pasifik'e çakıldı. | Open Subtitles | لقد مات لأن الطائرة التي كانت تقلّه سقطت في المحيط |
Bindiğiniz o uçak sizi kontrol altında tutulacağınız bir tesise götürüyordu. | Open Subtitles | الطائرة التي كنتم عليها كانت ستأخذكم إلى مؤسسة خصيصاُ لكم |
Şu anlattığın saçma uçak hikayesi gibi bir şeyden bahsetmiyorum. | Open Subtitles | لست أعني القصة الكاذبة عن الطائرة التي حكيتها |
Merhaba evlat. Yeni icat ettiğim bu uçan motoru denemek ister misin? | Open Subtitles | أهلاً يا فتى ، أتريد تجربة الدراجة الطائرة التي للتو اخترعتها؟ |
Liseye saldıran, uçan maymunları ben çağırmıştım. | Open Subtitles | أنا من استدعي القرود الطائرة التي هاجمت المدرسة الثانوية |
uçan nilüferini görmek isterim. | Open Subtitles | قد احب رؤية وضعية اللوتس الطائرة التي تؤدينها. |
Apalachicola'ya yaklaşan hava aracı, rotanızı belirtin. | Open Subtitles | الطائرة التي تقترب من أبالاتشيكولا دقّق عنوانك |
Apalachicola'ya yaklaşan hava aracı, yasaklanmış hava sahasına giriyorsunuz. | Open Subtitles | الطائرة التي تقترب من أبالاتشيكولا انت تدخل المجال الجوى المحظور |
Apalachicola'ya yaklaşan hava aracı, derhal rotanızı 270'e çevirin. | Open Subtitles | الطائرة التي تقترب من أبالاتشيكولا تحول فورا إلى العنوان 270 |
Bay Hansen, Delmer Darion'u... kazara sudan çıkaran uçağın pilotuydu. | Open Subtitles | سيد هانسن كان قائد الطائرة التي انتشلت بالصدفة جسد ديلمر داريون من المياه |