epitelyal hücreler çeşitli egzotik hayvanlardan gelmişler. | Open Subtitles | جاءت الخلايا الطلائية من مجموعة متنوعة من الحيوانات الغريبة. |
epitelyal hücrelerin DNA sonuçları, kurbanın botlarında altında bulundu. | Open Subtitles | نتائج الحمض النووي من الخلايا الطلائية التي وجدتها على نعل حذاء الضحية. |
Çam katranından epitelyal hücre çıkarabilirim. | Open Subtitles | سأكون قادرة على الحصول على بعض الخلايا الطلائية من طلاء الصنوبر. |
Kafatasının etrafına invazif ensizyon uygulayarak dış epitel tabakayı çıkarmak zorunda kaldım. | Open Subtitles | كان علىّ أن أصنع شق منتشر حول محيط الجمجمة وقشرة الطبقة الطلائية الخارجية. |
Görünüşe göre abisi yapmamış. Dolaptaki epitel hücrelerden de bir şey çıkmadı. | Open Subtitles | يبدو أنّ الأخ ليس الفاعل، والخلايا الطلائية من الخزانة نهاية مسدودة. |
- Bunlar sizin silginize ait. Silgi parçacıklarında epitelyal hücrelerinizi bulduk. | Open Subtitles | العلامات من ممحاتك، وجدنا خلاياك الطلائية في جسيمات من الممحاة. |
- Öyle. Bu da bulduğum ve Chili'ye epitelyal hücreleri açıklar. | Open Subtitles | بالفعل، والذي سيفسّر الخلايا الطلائية الغريبة التي وجدتها ولا تطابق (تشيلي). |
İstediğiniz safraya ait epitelyal hücreler burada. | Open Subtitles | (كارلسون)، ها هي الخلايا الطلائية الصفراوية التي طلبتها |
Ayrıca Chili'nin akciğerlerinden epitelyal hücrelerin çıktı. | Open Subtitles | ووجدنا خلاياك الطلائية داخل رئتي (تشيلي). |
Meme yoğunluğu görselinde sarıyla gösterilen yağ dokusu bağ ve epitel dokular ise pembe renkte. | TED | ان كثافة الثدي عادة تعبر عن كمية الدهون الموجودة فيه وهي واضحة هنا باللون الاصفر مقابل الانسجة الطلائية والرابطة المشكلة للثدي والتي تظهر باللون الزهري |
...belki dişlerinden ya da aralarından adi herifin epitel hücrelerine ulaşabiliriz. | Open Subtitles | {\pos(192,210)} فربما قد أن نحصل على بعض الخلايا الطلائية للوغد من على أو بين أسنانه. |