Artık çağrı cihazı yok, tüm konuşmalar yüz yüze yapılacak. | Open Subtitles | لا مزيد من الأجهزة الطنّانة وليختفِ المتجسّسون والمراقبون، مفهوم؟ |
İlk önceleri ankesörlü telefonlar ve çağrı cihazları vardı. | Open Subtitles | نعم ، حسنا ، في الأول كانت الهواتف المدفوعة والأجهزة الطنّانة |
çağrı cihazı işi başarıya ulaşsaydı ya da itfaiyecilik sınavını geçebilseydim. | Open Subtitles | مثلاً لو ازدهرت أعمال الأجهزة الطنّانة أو لو أني لم أفشل في اختبار رجال الاطفاء |
Ama vızıldayan alakargalar tüyleri yeni çıkan kuşlara yaprak örtüsü olmayan bir yerde nasıl avlanılacağını öğrenmelerine yardım ediyor. | Open Subtitles | لكن عصافير القَيق الطنّانة تساعد اليافعات على تعلّم الصيد حيث لا يوجد غطاء من الأوراق |
Bir de Yüzbaşı Hastings, bu vızıldayan şeylerden neden nefret ettiğimi soruyor! | Open Subtitles | كابتن "هستنغز" يتسائل لماذا أنا أكره تلك الأشياء الطائرة الطنّانة |
Buradaki asıl durum Teğmen Daniels ve onun bando ekibi çağrı cihazları, telefon kulübeleriyle oynuyorlar benim adamlarımsa Barksdale'le bağlantılı üç cinayet bilgisini yakaladı. | Open Subtitles | في الواقع، بينما الملازم (دانيالز) وفرقته المرحة يلعبون مع الأجهزة الطنّانة الهواتف العمومية والميكروفونات طوّر رجالي معلومات تربط (باركسدايل) بجرائم القتل الثلاث |
Dennis Duffy, çağrı cihazı sattıcısı ve senin eski sevgilin. | Open Subtitles | (دينيس دوفي)... بائع الأجهزة الطنّانة وصديقك الحميم السابق |