dünyayı herkes için güvenli hâle getirmeye çalışıyorum. İnsanlar ve uzaylılar bir. | Open Subtitles | احاول ان اجعل العالم مكانا امنا للجميع البشر والفضائيين علي حد سواء |
Ve hepinizin bu dünyayı daha iyi bir yer yapmayı ne kadar umursadığınız son derece açıktı. | TED | وكان واضحا جدا مدى رعايتكم جميعا في محاولة لجعل هذا العالم مكانا أفضل. |
dünyayı daha iyi bir yer haline nasıl getirebileceğimizi düşünürken eğitimi düşünürüz, ona oldukça fazla para harcariz. | TED | عندما نفكر كيف يمكننا جعل العالم مكانا افضل, نعتقد انه التعليم , وهو ما نضع فيه الكثير من المال. |
Hep birlikte, hayallerimizin cennetini süsleyeceğiz. | Open Subtitles | معا يمكننا أن نجعل هذا العالم مكانا جميلا |
Hep birlikte, hayallerimizin cennetini süsleyeceğiz. | Open Subtitles | معا يمكننا أن نجعل هذا العالم مكانا جميلا |
Sonra geri dönüp, biriyle güzel bir sohbet ettim ve sonra Twitter'a geri döndüm, birisi var oluşumun dünyayı daha kötü hâle getirdiğini söyledi. | TED | وبعد ذلك عدت وأجريت حوارا لطيفا مع أحدهم. ثم رجعت إلى تويتر مرة اخرى، كتب أحدهم أن وجودي جعل من العالم مكانا سيئا. |
Ve bence dünyayı harika bir yer yapan unsur da bu. | TED | وأعتقد أن هذا هو ما يجعل العالم مكانا رائعا |
Onun imkanı olmadığını ve onların olduğunu ve bunu dünyayı daha iyi bir yer yapmak için kullanmaları gerektiği hakkında müthiş bir konuşma yaptı. | Open Subtitles | وأعطى هذا خطاب رائع عن انه لم تتح له الفرصة ولكن لديهم ويجب ان تستخدم ذلك لجعل العالم مكانا أفضل. |
İçinde büyüdüğün dünyayı daha iyi bir yer haline getirmek için uğraşıyoruz. | Open Subtitles | نحن عملنا بجد لنجعل هذا العالم مكانا أفضل لك لتكبر فيه |
Bu dünyayı, içinde büyüyeceğiniz daha iyi bir yer yapmak için canla başla çalışıyoruz. | Open Subtitles | نحن عملنا بجد لنجعل هذا العالم مكانا أفضل لك لتكبر فيه |
Ama dünyayı daha güvenli bir yer yapmak için savaştınız ve kazandınız. | Open Subtitles | و لكنكَ قاتلت لجعل العالم مكانا أكثر أمناً ، و فزت |
İntikamcılar dünyayı daha güvenli hale getirmek içi bir araya geldi. | Open Subtitles | تم تشكيل المنتقمون لجعل العالم مكانا أكثر أمنا |
dünyayı daha iyi bir yer haline getirmek istiyordu. | Open Subtitles | رجل جيد، اراد فقط ان يجعل من العالم مكانا افضل |
dünyayı gerçekten daha iyi bir yer yapmaya çalıştığımı size göstermeme izin verin. | Open Subtitles | دعوني أريكم أنّي حقّا أريد أن أجعل العالم مكانا أفضل |
Seni yanına alan o insanlar dünyayı daha iyi bir yer haline getirmiyorlar. | Open Subtitles | أولئك الأشخاص الذين أخذوكِ معهم، إنّهم لا يجعلون العالم مكانا أفضل، |
Yaptığımız her şey dünyayı daha güvenli hâle getirmek içindi. Ama yolumuzdan saptık. | Open Subtitles | كل ما فعلناه كان لجعل العالم مكانا أفضل لكننا حدنا عن الطريق. |