Pek çok şey hakkında hiç konuşmadım o yüzden şimdi konuşacağım. | Open Subtitles | انا لم اتكلم بشأن العديد من الاشياء لذا , سأتكلم الان |
İyi olmadığın çok şey var. | Open Subtitles | ثمة العديد من الاشياء أنت لست بارعاً فيها |
Özellikle de hayatta keyif alacak Birçok şey varken. Gördün mü? | Open Subtitles | خاصة وأن هناك العديد من الاشياء الشهية في هذا العالم، انظر؟ |
Birçok şey, Foxy! | Open Subtitles | العديد من الاشياء احضرتني الى هنا يا فوكسي |
Çünkü asla anlayamayacağın bir sürü şey var. | Open Subtitles | لانة يوجد العديد من الاشياء التي لن تتفهمْها |
bir sürü şey ister. | Open Subtitles | و ادراك متعقل انها تتطلب العديد من الاشياء |
İyi olmadığın pek çok şey var. | Open Subtitles | ثمة العديد من الاشياء أنت لست بارعاً فيها |
Apophis'in hizmetindeyken pek çok şey yaptım. | Open Subtitles | عندما كنت في خدمة أبوفيس فعلت العديد من الاشياء |
Ama yine de öğrenilecek çok şey var | Open Subtitles | لكن هناك العديد من الاشياء الجديدة للتعلم الان |
Hayatımda pişman olduğum çok şey yaptım. | Open Subtitles | هناك العديد من الاشياء في حياتي اندم عليها |
Pek çok şey görebiliriz ama bunların hiçbirinden bahsetmeyiz. | Open Subtitles | يمكن ان نري العديد من الاشياء ,لكننا لا نتكلم عن هذه الاشياء هنا |
Saat 6'ya kadar bize Birçok şey çarpabilir. | Open Subtitles | العديد من الاشياء يمكن ان تضربنا من الان الى الساعة 6 مساءا |
Sana Birçok şey için teşekkür etmeliyim. | Open Subtitles | هناك العديد من الاشياء يجب أن أشكرك عليها |
Ben Birçok şey yaparım.Mesela açık deniz yüzücülüğü, iyi bir cerrah ve yarım günlük DJ'lik. | Open Subtitles | و أنا أكون العديد من الاشياء. سباحة مياه مفتوحة، جراحة مُحترمة، |
Öyle mi? Eminim nefret ettiğin daha Birçok şey vardır. | Open Subtitles | أراهن انك تكره العديد من الاشياء |
Birçok şey söylüyor ama bence asıl sembolize ettiği şey modern hayattaki uyumun bir şeyi. | Open Subtitles | انها تقول العديد من الاشياء لكن اعتقد ان ما ترمز اليه هو ...الفن الحديث |
İki yatıp kalktıkdan sonra da "Yok benim kafam karışık hayatımda halledemediğim bir sürü şey var. | Open Subtitles | :وبعدما يضاجعها مرتين يقول ..رأسى مشوشة ..هناك العديد من الاشياء التى لم أتمكن من التعامل معها فى حياتى |
Antarktika'ya gitmeden önce görecek daha bir sürü şey var. | Open Subtitles | وهي مازالت هناك من اجل مشاهده العديد من الاشياء هناك قبل أن تذهب على القاره القطبيه الجنوبيه |
Sanki sen bana bir sürü şey aldın. | Open Subtitles | ليس وكأنكِ إشتريتي لي .. العديد من الاشياء |
Onun istediği kadar güzel pek çok şeyimiz var. | Open Subtitles | لا لا لا انا اقصد اننا لدينا العديد من الاشياء التي ستكون جميله اذا ما اردات هي |