Yiyecekle dolu bir kızağı sürüklerken, günbegün kendinizi açlık noktasına getirerek bitkin düşürmek mükemmel bir işkence şekli. | TED | و هو نوع فريد من العذاب ان تنهك نفسك الى حد التضور من الجوع يوماً بعد يوم بينما نقوم بسحب مزلجة مليئة بالطعام |
İşkence iyiydi. İyi işkence değil miydi? | TED | و لكن العذاب كان جيدا، ألم يكن تعذيبا جيدا؟ |
acı içinde bir hasta ölünce Bir doktorun vicdanı der ki | Open Subtitles | عندما يموت المريض من العذاب عندها اطبائه كانوا يدّعون عليهم بالأكاذيب |
Kalbi, aklı ve vicdanı olmayan beş para etmez birinin bile... ihanete uğrayınca işkence derecesinde acı çektiğini anlarsınız. | Open Subtitles | -أتعرفين أن الانسان لا قيمة له بلا عقل أو قلب أو تورع -و يعانى الى درجة العذاب حين تخونه |
Hep beraber geçen seneki gibi Araf'a gideriz diyordum. | Open Subtitles | يمكن أن نذهب الى العذاب مثل مافعلنا السنه الماضيه |
Ne kadar güçlü olursa olsun, ızdırap tahmin edilemez şiddette olacaktır. | Open Subtitles | العذاب سيكون قاسي لا يهم كم هي قويه الاراده |
Bu işkence içindeyken nasıl çalışabilirim? | Open Subtitles | كيف أعود إلى العمل و أنا تحت هذا العذاب ؟ |
"Canlıları öldürüp işkence etmekten hoşlanan... | Open Subtitles | الانسان هو الوحيد الذي بالنسبة له العذاب |
Bu mahkum, 3 gün boyunca çok yoğun bir acı ve şok yaşamıştır. | Open Subtitles | لقد عانى السجين ثلاثة أيام من العذاب النفسي العميق والصدمة |
İki insan, acı vermenin dışında uzun zamandır birbirini seviyor, önemsiyorsa daha fazlası olmalı. | Open Subtitles | أعني أنه هناك المزيد فيها حين يرعى اثنان بعضهما لفترة طويلة عدا العذاب |
Bak, Tanrı şahidimdir, ona birşey yaparsan, kılına zarar gelirse hayatımın geri kalanını senin acı çekmene adarım. | Open Subtitles | أنظر .. أقسم بالله لو فعلت به شيء إذا لمست شعرة واحدة من رأسه سأقضي ماتبقى من حياتي متأكدة أنك ستعذب أقصى العذاب |
Çekim, pazarlık etme, teslimiyet ikramiye, bardağı taşıran son damla Araf, yüzleşme, küsme! | Open Subtitles | الانجذاب ، المساومة ، الخضوع الفوائد ، نقطة التجريح العذاب ، المجابهة ، النتائج العرضية |
Abigail Araf'ta kalacak ve sen de Dünya'da seni gömdüğüm tahtadan tabutun içinde boğulacaksın. | Open Subtitles | ستبقى الوصيفة في العذاب وأنت ستقيد في صندوق خشبي من الصنوبر دفنتك فيه |
Ağrı duyusu tüm vücudunu aynı anda kaplayacak ta ki, ızdırap bir kelime ya da kavram olmanın ötesine geçip tüm gerçekliğin olasıya kadar. | Open Subtitles | كل مستشعر للألم في جسدك يلتهب في نفس الوقت حتى يكون العذاب ليس مجرد مصطلح أو مفهوم سيكون واقعك |
O enfes ıstırap içinde ölümle yüzleşmek, cesaretin son noktasıdır. | Open Subtitles | مقاومة الموت ، هو تظهر الشجاعة المطلقة. انها لذيذة العذاب. |
Kötülük dışarıda pusuya yatmışken ben burada uyuyamıyor, eziyet çekiyorum. | Open Subtitles | ها أنا ذا, أستلقي في العذاب بينما هناك في الخارج يقطن الأشرار |
Çektiğimiz birçok işkenceden ve iki yıllık hazırlıktan sonra, ona doğru yüzdüğümüzde bu bizi davet eden yaşam alanı yeni bir yuva gibiydi. | TED | حين سبحنا نحوها بعد كثير من العذاب وسنتان من التحضير، هذا المقر كان ينتظر قدومنا بدا كبيتنا الجديد. |
Bir gün için yeterince azap, hüzün ve kişisel gelişim oldu. | Open Subtitles | كان هناك ما يكفي من العذاب والكآبة والنمو بالشخصيّة ليوم واحد |
Her zaman aynı şekilde bittiğini gördüm, acılar ve ölülerle... iyi olan bir şey yok. | Open Subtitles | كل مرة تنتهى بنفس الطريقة العذاب و الموتى بلا فائدة منها |
Böyle bir işkenceye... değecek olan ne gibi bir sebebin var? | Open Subtitles | و ما السبب فى رأيك الذى يستحق كل هذا العذاب ؟ |
Doğum sancısı başladığı gece saatler süren ıstıraptan sonra sonunda doğurdu. | Open Subtitles | في ليلة خاضت آلام الولادة بعد ساعات من العذاب ولدت أخيراً. |
Onlar, kısa ve değerli hayatlarını boşa harcadıkları için eziyeti hak ediyorlar. | Open Subtitles | إنهم يستحقون العذاب لإضاعتهم حياتهم القيمة على لا شيء |
Çektiğin bu işkenceyi rahatlatmak için, yapabileceğim bir şey olsaydı keşke. | Open Subtitles | .. لو كان هناك طريقة يمكننى بها أن أخفّف عنك هذا العذاب.. الذي تمرّ به |
Bakış açısı, bizim içimizde oynadığımız bir simyadır, acıyı çiçeğe dönüştürmek. | TED | المنظور, هذا النوع من الكيمياء نحن البشر نستطيع أن نلعب فيها أن نحول العذاب إلى وردة |
...ardından işkenceler tekrar başladı. | Open Subtitles | يستلقون قليلاً ريثما يبدأ العذاب مرةً أخرى |