Küçük kafatası, kemik ve beyin parçaları. | Open Subtitles | نعم,قطع صغيرة من الجمجمة و العظام, و الدماغ |
kemik ve dokuları yasadışı olarak sattığınızı düşünüyoruz. | Open Subtitles | نعتقد بأنك تبيع العظام و الأنسجة بشكل غير قانوني |
Henüz hiçbir ipucu çıkaramadığımız bir kemik ve doku birleşminden başka bir şey olarak değil. | Open Subtitles | ليس غير أن تكون كومة من العظام و الأنسجة التي تُنتج لحد الآن أي أدلة مفيدة |
Kemikleri temizlettireceğim ancak halen et kalıntıları var. | Open Subtitles | سأقوم بتنظيف العظام و لكن مازال هناك بقايا لحم بشري |
Girip Kemikleri toplayıp kaçmak daha az zaman alır. | Open Subtitles | كان ليستغرق الأمر وقتاً أقل بكثير للدخول إلى الغرفة و حمع العظام و الهروب |
Evet. Cesetin ağırlığını büyük ölçüde kemik ve dokular oluşturur. | Open Subtitles | أجل ، العظام و الانسجة تشكل معظم وزن أجسامنا |
Alex, bu tümör var kemik ve doku içindeki kanca, organları ve damarlarında . | Open Subtitles | اليكس, هذا الورم قد اغرس مخالبه فى العظام و الانسجه فى اعضاء الجسم و الاورده, انه |
Seyircilerin hepsinin MR'ını çeksem yüzde 60 oranında bunun gibi kemik ve kıkırdak dejenerasyonu işaretleri gözükecektir. | TED | إن كنت سأخضع أحد الحضور إلى فحص الرنين المغناطيسي، فإن 60% منكم سيظهر إشارات لانحطاط العظام و الغضاريف كهذا. |
Sağlıklı kemik ve dişler için korunması elzem bir durum. | Open Subtitles | انها ضرورية لصحة العظام و الاسنان |
kemik ve dişler için siz ödeme yaparsınız. | Open Subtitles | العظام و الأسنان, أنت تدفع لها. |
- kemik ve et yığınına bakıp şunu diyecektir: | Open Subtitles | -سينظر إلى كومة اللحم و العظام و يقول ... |
Bir vertabradaki kemik ve kıkırdağı alıp diğerine kaynaştıracağız. | Open Subtitles | سنأخد جزء من العظام و الغضروف من أحد الفقرات الغضروف : الغضروف هو نوع من الأنسجة الضامة الكثيفة، وهو مركب من خلايا متخصصة تدعى الخلايا الغضروفية تنتج كمية كبيرة من المسندة بين الخلوية، التي تتركب من ألياف الكولاجين .وندمجها على التالية |
Kalan 30 saniye Kemikleri toplayıp çıkmak için. | Open Subtitles | ما يبقي تقريباً 30 ثانية لحزم العظام و الرجوع للخلف |
Onu çıkardım, haçı çaldım, Kemikleri ona bağladım. | Open Subtitles | . لقد أخرجت العظام و سرقت الصليب و ثم ربطتها عليه |
Fotoğrafları çektim, Kemikleri aldım, ne idüğü belirsiz böcekler tarafından ısırıldım. | Open Subtitles | أحضرت الصور,أحضرت العظام,و أحضرت حشرات الله وحده يعلم أي نوع من الحشرات هُناك |