"الغذاءَ" - Traduction Arabe en Turc

    • yiyecek
        
    • yemek
        
    Hepsi renklerine ve yiyecek gruplarına göre sıralanmış. Open Subtitles هو جميعاً مرتَّب حسب مجموعات الغذاءَ واللونَ.
    Onlar yiyecek getirir vatozlar da gösterilerini yapar. Open Subtitles يَجْلبونَ الغذاءَ , وَضعتْ الأشعةُ على معرض.
    Henry'nin söylediğine göre topladığım yiyecek ve içecek örneklerinde ne uyuşturucu, ne zehir ne de toksin var. Open Subtitles طبقاً لهنري، ما كان هناك مخدّراتَ، سموم أَو سموم في أيّ عيناتِ الشرابَ أَو الغذاءَ جَمعتُ.
    Çok baharatlı yemek yiyen demek sensin. Open Subtitles أنت الواحد الذي أَكلَ الغذاءَ الكثير التوابلَ.
    Bari bu kez doğru dürüst yemek yiyelim. Open Subtitles حَسناً، نعم، أَفترضُ نحن يَجِبُ أَنْ نُحاولَ الغذاءَ هنا مرّة.
    Bay Black, ben sadece kadınlara yiyecek veriyorum. Open Subtitles أَعطي الغذاءَ فقط إلى النِساءِ، السّيد Black.
    Onlar buraya gelirler, onlara yiyecek getirir.Çok vicdanlıdır. Open Subtitles عندما هم مُتعِبون جداً لأنْ يَجيئونَ هنا، يَجْلبُ الغذاءَ إليهم. حَسناً، لَرُبَّمَا عِنْدَهُ a شعور بالذّنب.
    Ancak bu korsanlar yağmalamadı, Bluebell'li insanların yeniden kendi ayakları üzerinde durmalarına yardım etmek için onlara yemek ve gıda malzemeleri verdiler. Open Subtitles لكن بدلاً مِنْ أنْ يقموا بالسْلبَ رَأى هؤلاء القراصنةِ الناس المكافحون في بلوبيل وأعطوهم الغذاءَ والإمدادات الازمة للوقوف على أقدامِهم من جديد
    En azından yemek getiriyordu. Open Subtitles هو كَانَ يَجْلبُ الغذاءَ على الأقل.
    Evi göstereceğim diye beni sinemaya götüren de, üzerime yemek döken de bu, Raj! Open Subtitles هو الشاب الذي أَخذَني إلى قاعة سينما... تَظَاهُر بأخذى الى البيتِ. و سَكبَ الغذاءَ على رأسي!

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus