| Sizi burada gördüğüme şaşırdım. Yarışmayı kazanan okulun kapanmak... -üzere olduğunu biliyorsunuz. | Open Subtitles | تفاجأت برؤيتكم هنا ، تدركون بالتأكيد أن المدرسة الفائزة هي التي ستقفلونها |
| kazanan kızla son dansı etmeye hak kazanacak centilmeni seçmenin zamanı geldi. | Open Subtitles | دور السادة لنعرف من سينضم لسيّدتنا الجميلة الفائزة في رقصة الليلة النهائيّة |
| Babamın kalbini kazanan kadınla zaman geçirmek istiyordum ben de. | Open Subtitles | لطالما أردت تمضية بعض الوقت مع المرأة الفائزة بقلب أبي. |
| İşte. kazandın. Sevincini dans ederek yada keçiyi boğazlayarak kutlayabilirsin. | Open Subtitles | أنت الفائزة يمكنك القيام برقصة النصر أو ذبح عنزة |
| - Ben sadece sekiz tane buldum. - Ben kazandım. Ödülüm nerede? | Open Subtitles | انا فقط وجدت ثمانية .. الفائزة انا .. |
| Sanırım bu fikir kazandı. | Open Subtitles | حسناً, أظن تلك الفكرة هي الفائزة |
| Oylama başlıyor ve hemen arkasından kazananı açıklayacağız. | Open Subtitles | سيبدأ الاقتراع الآن ويعقبه الاعلان عن الفائزة. |
| kazanan algoritmaların puanlamasıyla öğretmenlerin puanlaması birbirlerine eşdeğerdi. | TED | استطاعت الخوارزميات الفائزة أن تتطابق مع الدرجات التي وضعها المعلمون البشر |
| Yine, kazanan algoritmalar, göz doktorları tarafından koyulan tanılarla eşleşiyordu. | TED | مرة أخرى، الخوارزميات الفائزة كانت قادرة على مطابقة التشخيصات التي قدمها أطباء العيون البشر |
| Ama tabi ki, kazanan el bende. | TED | لكن بالطبع, سوف احصل على الاوراق الفائزة. |
| Bu, Batı'nın 42 oyuna karşılık Doğu'ya 58 oy vererek onu kazanan yapar. | TED | هذا يعطي 58 صوتاً للمنطقة الشرقية مقابل 42 للغربية، مما يجعلها الفائزة. |
| Lütfen dikkat. kazanan bileti seçme vakti. | Open Subtitles | أنتباه من فضلكم حان وقت أختيار التذكرة الفائزة |
| Ayrıca bu yıl kazanan aktris Oscar ödülünün yanında... | Open Subtitles | ويسعدني أن أعلن أن هذه السنة بالإضافة لجائزة الأوسكار الممثلة الفائزة |
| Detroit'de kazanan Speed Queen, $7,20 verdi... 4.60 ve 3.40 da ikinci ve üçüncü verdi. | Open Subtitles | في ديترويت الفائزة سبيد كوين ويكسبون 7,20 دولار اربعة دولار وثلاثة دولار ليدي سكوت كسبت 7 دولار و 4 دولار |
| Hayır kazanan sensin senin konuşman daha doğru olur. | Open Subtitles | لا، أنتِ الفائزة .. أنت من يجب أن يتحدث معهم |
| Tamam, tamam. Sen kazandın. Sen kazandın. | Open Subtitles | حسنا.حسنا.حسنا.انتي الفائزة.انتي الفائزة |
| kazandım, doğru dürüst. İşte kazanan! | Open Subtitles | لقد ربحت بالعدل وبصفتي الفائزة |
| Küçük kız kazandı. | Open Subtitles | الطفلة هي الفائزة! |
| O iş görüşmesini sallayacağım, sonra iş festivalinin kazananı olacağım ve bana gerçek bir iş ayarlayacaklar. | Open Subtitles | ثم ساكون الفائزة في مسابقة المعرض بعدها سوف يلاحقوني من اجل عمل حقيقي |
| Herhangi bir şey kırarsam seni galip ilan edeceğim. | Open Subtitles | إذا كسرتُ أي شيء سأعلنكِ الفائزة |
| Gelin ve Paula Deen'in ödüllü mangal kaburgalarını tadın. Ruby Jeffries'ten başkan övgüler. | Open Subtitles | تعالوا لتذوق اضلع شواء بولا دين الفائزة تقدمة روبي جيفريس المرشحة لمنصب العمدة |
| Bu yarışmanın galibi çöp toplamak zorunda mı kalacak? | Open Subtitles | انتظروا، الفائزة بهذه المسابقة ستقوم بجمع القمامة؟ |
| Hayatının 10 dakikasını bile ondan nefret ederek geçirsen, o kazanır. | Open Subtitles | حتّى إن قضيت 10 دقائق من حياتك كارهة لها فهي الفائزة |
| Görünüşe göre, HAYIR kampanyası halk oylamasını kazanmış gibi... | Open Subtitles | بالنسبة لي هي الفائزة NO بالنسبة لي يبدو |
| Ciddi imla yarışmacılarının çoğu... önce final kelimelerini ve kökenlerini öğrenirler. | Open Subtitles | أول شيء أكثر المتهجين الجدّيين يعملونه تعلّم كلّ الكلمات الفائزة واصولها |