"الفتيات الجميلات" - Traduction Arabe en Turc

• güzel kızlar
• güzel kız
• güzel kızları
• güzel kızların
• güzel kızlarla
• güzel kızla
• güzel kızın
• şirin kız
• hatunların
• Tatlı kızlar
• Güzel kızlara
• güzel hatunlar
• hatunlarla
• hoş kızlar

güzel kızlar, ünlülerin ve sporcuların dikkatini çekti.
جذبت الفتيات الجميلات المشاهير والشخصيات الرياضية.

Varoşların kurbanı olan güzel kızlar hakkında bir Pazar eki çıkarabiliriz.
ويمكننا عمل ملحق أضافى الأحد قصص عن الفتيات الجميلات الذين هم ضحايا الأحياء الفقيرة مع صورة بثلاثة ألوان

Ama şimdi etrafa bakıyorum ve burada çok fazla güzel kız var.
الآن وأنا أنظر هنا أشاهد الكثير من الفتيات الجميلات

Gerçi güzel kızları yatak odamda yalnız eğlendirmeye alışığım.
على الرغم من , انا أرغب ان أسلي الفتيات الجميلات في القطاع الخاص

güzel kızların ağızlarını sadece bir çük gördüklerinde - açmaları gerektiğini söyledi.
قال إن الفتيات الجميلات يجب أن يفتحن أفواههنّ عندما يرين منطقة خاصة

Affedersin ama buraya güzel kızlarla flört etmeye değil, adam olmaya geldin.
اعذروني على المقاطعة ولكنك لست هنا لمغازلة الفتيات الجميلات ولكن لتصبح رجلاً

Sadece güzel kızlar yakınımdayken heyecanlanıyorum.
أنا أشعر بالإثارة عندما أكون إلى جانب الفتيات الجميلات

güzel kızlar onları boş Zamanlarında yapar.
ولكن الفتيات الجميلات يجعلننا كذلك في وقت فراغهن

güzel kızlar komik olmaz. Ve iyi de olmazlar. En azından bize karşı.
الفتيات الجميلات لسن بمرحات أو لطيفات، ليس معنا

Hayır. Tebessümü bulaşıcı güzel kızlar.
لا، الفتيات الجميلات اللواتي ينشرن البسمة

Burada da çok fazla güzel kız var.
يوجد الكثير من الفتيات الجميلات هنا أيضاً

Biraz dinlenmelisin.Bir kaç güzel kız buluruz.
عليك الذهاب بعض الأحيان يمكننا مغازلة الفتيات الجميلات

Dışarıda bir sürü güzel kız var, Tom, bazen ölebiliyorlar.
ثمة العديد من الفتيات الجميلات وأحياناً يصبحن أموات

Bazı keşişler güzel kızları takdir eder.
يمكن لبعض الرهبان تقدير الفتيات الجميلات.

Nandiniji... Eğer o güzel kızları izlemeseydim, seni nasıl bulabilirdim?
ناندني , إذا لم أنظر لهولاء الفتيات الجميلات

Özellikle burada, bu güzel kızların yanında, erkekleri bilirim.
خصوصاً هنا بتواجد جميع هذه الفتيات الجميلات

Bana tanıştığım bütün güzel kızların aslında güzel olmadığını mı söylüyorsun?
أن كل الفتيات الجميلات الاتي قابلتهن مؤخراً لسن جميلات حقاً

Etherweller dışında hiçbir yerde... böylesine güzel kızlarla ... dolu bir kalabalığı... görme zevkini tadamadım.
لقد كان من دواعي سروري دوماً رؤية مثل هذا الحشد من الفتيات الجميلات كما هنا

Ama hiçbir yerde böylesine güzel kızlarla dolu... bir kalabalığı görme zevkine varamadım.
لكن لم يسبق ليّ أبداً أن رأيت حشداً من الفتيات الجميلات

Hayal meyal, o gece o kadar çok güzel kızla konuştum ki.
بشكل مبهم, أعني حدثت في تلك الليلة العديد من الفتيات الجميلات

Karın ve o iki güzel kızın senin gibi aldatan bir şerefsiz yüzünden acı çekmeyecekler.
وزوجتك وهاتين الفتيات الجميلات لن يعانوا علي مخادع وكيس من القرف مثلك

Sürüyle şirin kız var.
الكثير من الفتيات الجميلات

O hatunların karşısında epey saçmaladık.
حسنا ، نحن حقا أثرنا أعجاب تلك الفتيات الجميلات

Tabii Tatlı kızlar bir süre sonra alık oluyor biraz.
بالطبع، الفتيات الجميلات يُصبحن مُملين قليلاً بعد فترة، أليس كذلك؟

Ben daha fazla para kazansaydım, işten izin alıp Güzel kızlara denizaltı gezisi yapardım.
أتعلمون, لو حققت مالاً أكثر بإمكاني أن أغيب عن العمل وأعطي الفتيات الجميلات دورات بالغواصة

Delikanlılar kaçıp gider, tüm güzel hatunlar yaşlı adamlara kalır.
الشاب يهرب والمُسن يحصل على كل الفتيات الجميلات

Bak dostum, kocaman aleti olan, muhteşem hatunlarla takılan Porsche'u olan, rock yıldızı gibi bir basketbol oyuncusuyla birlikte banyoya gitmiş olması, mutlaka aralarında bir şeyler olduğu anlamına gelmez.
انظر , مجرد انها ذهبت الى دوره المياه مع لاعب كره سله و مغني روك و يسوق سياره بورش و يقضي الوقت مع الفتيات الجميلات

Partide hoş kızlar vardı.
لقد لا حظت أنه كان لديك العديد من الفتيات الجميلات في الحفلة