Dün gece bir kıyı taypanının çenesini inceleme fırsatı buldum. | Open Subtitles | الليلة الماضية، أتيحت لي الفرصة لدراسة فك ثعبان التبيان الساحلي |
Bence bu çocukları inceleme fırsatı, her tür meseleden... daha öncelikli kabul edilmeli. | Open Subtitles | برأيي أن الفرصة لدراسة أولئك الأطفال يجب أن يكون فوق أي إعتبار |
Daha önce hiç insan şekilli çoğalıcıların hücrelerini inceleme fırsatı bulamamıştık. | Open Subtitles | نحن أبدا ما كان عندنا الفرصة لدراسة خلايا شكل إنسان ربراكاترز من قبل |
Kaç tane beyin araştırmacısının kendi beyinlerini böyle içten dışa inceleme fırsatı olmuştur ki?" | TED | كم عدد علماء المخ الذين أتيحت لهم الفرصة لدراسة مخهم من الدخل للخارج؟" |
- Bana da hastalarını inceleme fırsatı veriyor. | Open Subtitles | -و يمنحني الفرصة لدراسة حالات المرضى -فهمت |