"الفضيحة" - Traduction Arabe en Turc

    • skandal
        
    • skandalı
        
    • skandaldan
        
    • skandalın
        
    • skandala
        
    • rezalet
        
    • skandalla
        
    • açığa
        
    • skandallarla
        
    • skandalda
        
    • skandaldı
        
    • skandalını
        
    • skandallardan
        
    • empatiyi atlatamaz
        
    Bu şehri hiçbir şey bir skandal kadar meşgul edemez. Open Subtitles سيكون ذلك كارثياً. لا شيء يشل هذه المدينة مثل الفضيحة.
    Onun yerine, bu skandal size dijital devrim tarafindan getirildi. TED بدلا عن ذلك، أُوصلت هذه الفضيحة إليكم عن طريق الثورة التقنية.
    skandal ve diğer kokuşmuş işlerin üzerine kimse gidemedi. Open Subtitles الفضيحة والفساد بخّرَ إلى الهواءِ الرقيقِ.
    Silahlı Kuvvetler Komite başkanı olarak John'un skandalı durumunu etkiledi. Open Subtitles ستؤثر هذه الفضيحة على وضع جونسون كرئيس للجنة الخدمات العسكرية.
    - skandaldan korkuyorsan geri gönder. Open Subtitles هذا ليس 000 إذا كنت خائف من الفضيحة .. إجعلها تعود
    Yine de, gazete haberleri bir skandalın, kaçınılmaz olduğu izlenimini veriyor. Open Subtitles وإلى اللحظة، أتوحي لك تقارير الصحف أن الفضيحة أمر غير وارد؟
    Ayrıca aniden yok oluşun, bir tür skandala yol açabilir. Open Subtitles أَحتاجُك هنا. إضافةً إلى، اختفائك المفاجئ سيطرح نوع من الفضيحة.
    skandal, istifalara neden oldu ve Beyaz Saray görevlilerinin de ellerini kollarını bağladı. Open Subtitles الفضيحة التى تسببت في إستقالات وشلل بين موظفي البيت الأبيض
    Çıkacak bir skandal her şeyi tehlikeye atar. Open Subtitles لو تكلمت قد تنتشر الفضيحة ,وقد تفسد كل شئ
    skandal yaratmak için skandal yaratmayız. Open Subtitles نحن لا نهدف إلى كشف الحقائق من أجل الفضيحة
    Bu büyük skandal sırasında mı? Belki Belediye Başkanı şehir dışında olmasını istemiştir. Open Subtitles اثناء هذه الفضيحة ربما اراده العمدة خارج المدينة
    Asıl skandal sizi bu tip işlere bu kadar küçük yaşta çıkarmaları. Open Subtitles الفضيحة الحقيقة أن الصحافة أرسلت صحفية صغيرة مثلك
    skandal yüzünden sanırım. Open Subtitles إنهما لم يظهرا منذ سنوات، أعتقد بسبب تلك الفضيحة
    Bu skandal Amerikan halkının hükümetlerine güvenini yerle bir eder. Open Subtitles الفضيحة سوف تدمر إيمان الشعب الأمريكي بحكومته
    Ama kaybolan bir giysinin skandal yaratabileceğini biliyorsun. Open Subtitles لكنك ترين كيف لرداء ناقص أن يقود إلى الفضيحة
    skandalı, iflası, rezilliği kabullendikten sonra Open Subtitles لذا بعد الفضيحة التابعة وإلافلاس وإلاحراج
    Yüzyıllardır üstü kapanan, korkunç bir skandalı açığa çıkarmalıyız. Open Subtitles الذى تم اخفاءه عنّا عبر قرون عديدة. تلك الفضيحة البغيضة التي ينبغى الكشف عنها
    Dünya çalkalanıyor, bizim tek derdimiz bir sakso skandalı. Open Subtitles العالم ينهار وكل ما نسمعه هو عن تلك الفضيحة الجنسية
    Bu çok akademik bir soru olmadı mı? Meadowbank bu skandaldan sonra ayakta kalamaz. Open Subtitles هذا ليس بسؤال أكاديمي ً ميدووبنــك ً لن تعايش هاته الفضيحة
    Ya da kasabadaki herkes, bu yeni skandalın şerefine kadeh kaldırır. Open Subtitles وكلّ شخص في البلدة يمكن أن يشرب نخب الفضيحة الجديدة بالشمبانيا
    Bu skandala bir bayanın gözünden bakmak için Leslie Knope'a dönüyoruz. Open Subtitles لأجل وجهة نظر أنثوية حول هذه الفضيحة نقابل امرأة، ليزلي نوب
    Kafe sahibi birşey dememiş, bir rezalet çıkmasından korkmuş. Open Subtitles مالك المقهى لم يقل شيئًا كان خائقًا من الفضيحة
    Sen de bu skandalla gelince-- Open Subtitles ..و انتِ بعدها تأتين بهذه الفضيحة
    Küçük insanlar büyük skandallarla büyürler. Open Subtitles أقل الرجال يخرجون أقوى من الفضيحة
    Belki de, bazı önde gelen ABD vatandaşlarının bu ifşada, bu skandalda hala yer almamasından dolayı olabilir. TED ويرجع ربما هذا إلى أن بعض الأمريكيين البارزين لم يُكشف عنهم بعد في هذه التسريبات، وفي هذه الفضيحة.
    Resmen skandaldı. Open Subtitles كانت الفضيحة
    Geçen yıl duyduğun büyük Trump skandalını hatırlıyor musun? Open Subtitles أتذكرين الفضيحة الكبيرة التي سمعتِ عنها العام الماضي؟
    Tüm bu skandallardan ve... iflastan sonra karım ve annesi en doğrusunun buraya taşınmamız... olduğuna karar verdiler. Open Subtitles لذا بعد الفضيحة التابعة وإلافلاس وإلاحراج زوجتي وأمها قررا بانه من الافضل ان ننتقل الى هنا
    Arastirmaci Brene Brown'un dediğine göre, "Utanç empatiyi atlatamaz." TED قال الباحث برينيه براون و سوف أقتبس حديثه "الفضيحة لا يمكنها أن تحيا مع التعاطف"

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus