"الفقاقيع" - Traduction Arabe en Turc

    • Baloncuklar
        
    • Kabarcık
        
    • köpükleri
        
    • kabarcıklar
        
    Baloncuklar sadece çocukların oyun oynarken yaptığı bir şey gibi görünse de göz kamaştırıcı olduğu zamanlar var. TED قد تبدو الفقاقيع مجرد شيء يصنعه الأطفال وهم يلعبون، لكنها قد تكون مذهلة حقًا أحيانًا.
    Baloncuklar tıpta da kullanılabilir. TED يمكن استخدام الفقاقيع أيضًا في الأدوية.
    Bunlar karbon dioksitle doldurulmuş Baloncuklar, şarabın fermantasyon sürecinde üretilen bir gaz. TED هذه الفقاقيع مليئة بثاني أكسيد الكربون، وهو الغاز الذي ينتج أثناء عملية تخمير النبيذ.
    Bu şekilde Kabarcık ağları yapmak yunusların sıkışan bütün sardalyeleri almasını sağlar. Open Subtitles مصيدة الفقاقيع بهذه الطريقة تمكن الدلافين من إلتهام أسماك السردين الأسيرة حتى آخرها.
    Hadi. Kabarcık çıkartın, çocuklar. Kabarcık çıkartın. Open Subtitles هيّا، انفخوا الفقاقيع يا أولاد، انفخوا الفقاقيع، هيّا
    Keşke herhangi bir şeyi çocuklarımın köpükleri sevdiği kadar sevebilseydim. Open Subtitles اتمنى اني احب اي شئ كما أطفالي يحبون الفقاقيع
    Şimdi siz suya girin ben de kabarcıklar için şu kolu çekeyim. Open Subtitles تقفز الان, واناسوف احرك هذه الرافعة لتخرج الفقاقيع.
    Erkekler birbirlerini devasa Baloncuklar çıkararak tehdit ediyor. Open Subtitles الذكور في الأسفل يُهدّدون بعضهم الآخر، بخلق سُحبٍ كبيرة من الفقاقيع.
    Baloncuklar çıkarmak, diğerlerinin fokun kuyruğuna hamle yapması için kamuflaj sağlıyor. Open Subtitles يُوفر نفخ الفقاقيع غطاءً للآخرين للقبض على ذيل الفقمة
    Baloncuklar çıkarmak, diğerlerinin fokun kuyruğuna hamle yapması için kamuflaj sağlıyor. Open Subtitles يُوفر نفخ الفقاقيع غطاءً للآخرين للقبض على ذيل الفقمة
    Gitmek isteyebilirsin çünkü bu Baloncuklar bayağı hızlı patlıyor. Open Subtitles قد ترغب بالمغادرة لأن هذه الفقاقيع تنفجر بمعدل ينذر بالخطر
    Bu Baloncuklar hedeflenen bölgeye gidecektir. TED ستتحرك الفقاقيع نحو المناطق المستهدفة.
    Mikro Baloncuklar elimin bu kısmına geldiğinde onu ultrason yardımıyla patlatabilir ve ilacı tam da istenilen yere verebiliriz. TED عندما تتحرك الفقاقيع الميكروسكوبية إلى هذا الجزء من يدي، يمكننا فرقعتها من خلال الموجات فوق الصوتية وإيصال الدواء إلى الموضع المَراد بالضبط.
    Dev Kabarcık bulutları yaratarak, birbirlerine gözdağı veriyorlar. Open Subtitles الذكور في الأسفل يُهدّدون بعضهم الآخر، بخلق سُحبٍ كبيرة من الفقاقيع.
    Ve Bayan Kabarcık bir bekarlığa veda partisine gitti. Open Subtitles ولقد قامت (عشيقة الفقاقيع) بحفلة عذوبية الليلة.
    Hadi! Hadi! Kabarcık çıkartın. Open Subtitles انفخوا الفقاقيع!
    İlla jakuzi olsun demiyorum ama demek istediğim köpükleri çok sevdiğim. Open Subtitles أنا لا أقول أنه يجب أن أحصل على جاكوزي أنا أقول فقط أني أحب الفقاقيع
    köpükleri seviyorlar anlaşılan. Open Subtitles يبدو انهم يحبون الفقاقيع
    Balinalar spiral şeklinde kabarcıklar çıkararak küçük karidesleri bir araya topluyorlar. Open Subtitles تصنع الحيتان شبكة من الفقاقيع بشكل حلزوني يتركز حولها الكريل و تتمكن الحيتان من صيد الكميات هائلة

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus