- 5,000 peseta. - ve biraz kürdan. - parayı bana ver. | Open Subtitles | ـ وخمسة الالاف بيستا ـ خيوط لتنظيف الأسنان، أعطني الفلوس |
Maluliyet Fonundan parayı kimin aldığını biliyor. | Open Subtitles | هو عارف مين أخد الفلوس من مؤسسة المعاقين |
Dediğine göre, parayı alanları tanıyormuşuz. | Open Subtitles | على كلامه احنا عرفنا مين خد الفلوس.. الشرطة |
Bir bypass ameliyatı için çok fazla Para talep ediyorlar. | Open Subtitles | هم الدكاترة محتاجين الفلوس دي ليه؟ لعمل عملية قلب مفتوح؟ |
Kader! Adam zengin, kadının paraya ihtiyacı var böylece kadın onu tavlamış. | Open Subtitles | القدر, هو غنى و هى تحب الفلوس و لكنها كسلانه لا تريد ان تعمل |
Elinizde delil yok, Paranın fondan geldiğine veya çalındığına dair. | Open Subtitles | معندكش اثباتات الفلوس من المؤسسه أو هو اللي فتح الحساب |
Onları satıyor ve parayı Newark'a götürüp uyuşturucu alıyor. | Open Subtitles | وبتاخذ الفلوس الى نيو يورك وراح تشتري امفيتامينز |
Bak, parayı ne için istediğin umurumda değil. Benimle uğraşmayı bırak. | Open Subtitles | بص, أنا مايهمنيش انت عاوز الفلوس ليه بطّل تشتغل عليا |
Yarı zamanlı garsonluktan elime geçen bütün parayı sana gönderdim. | Open Subtitles | انا كنت بابعتلك الفلوس وانا بشتغل جرسونة في الكلية |
Peki, peki... Bana ne istersen de. NasıI olsa parayı aldım. | Open Subtitles | مايخالف لومني على كيفك اني محتاج الفلوس هسة |
Sadece parayı önemsediğinizi sandınız, fakat aslında birlikte oluşturduğunuz hikayeyi çok daha fazla önemsiyorsunuz. | Open Subtitles | افتكرتم ان الفلوس هى كل اللى اهتميتوا بيه لكنكم فى الحقيقة اهميتم اكتر بالشيىء اللى ابدعتوه |
Ne zamanki bu işte iyi olduğunu anladığında sıvazlıyor olacaksın. İşte o zaman parayı düşünüyor olacaksın. | Open Subtitles | و لما تبقى كويس فشخ فيها هتبقى بتفكر فى الفلوس |
Neden tüm parayı hep onlar alıyor ki? | Open Subtitles | ليه دايما عايزين ياخدوا كل الفلوس بنت الوسخة |
parayı veren düdüğü çalar. | Open Subtitles | تتكلم عن الفلوس و يوافقوا على أي هري تقوله |
Olayların resmi tasvirine göre, Dedektif müvekkilim tezgahtarı parayı kasadan aldıktan sonra vurdu. | Open Subtitles | في الإصدار الدولة للأحداث، المحقق، موكلي أطلق النار علي الموظف بعد أن اعطه الفلوس |
Asla seksle parayı karıştırmamalısın. | Open Subtitles | المفروض ماتخلطيش الفلوس بالمتعة |
parayı boş ver. Barley paraya önem vermez. | Open Subtitles | مش مهم الفلوس بارلى اكبر من كده |
Evet, fidyeciler arıyor yahu ve parayı istiyoruz yahu! - Ne kadardan bahsediyoruz? | Open Subtitles | احنى المختطفين ملاعين الوالدين ونبغى الفلوس يا مخانيث! |
Bazen, Para insanı alt eder mi diye merak ediyorum tatlım. | Open Subtitles | ساعات أسأل نفسي كدة لو خليت الفلوس تاخد أحسن ما فيك |
- Ama biz Para kazanıyorduk. | Open Subtitles | لكننا كنا نكون الفلوس ما الأمر يا أصدقاء |
O zenciler arayacak, çünkü o paraya ihtiyaçları var. | Open Subtitles | ذا العبيد راح يدقّون اذا كانوا يبون الفلوس |
Şu tutukluyu yakalamak için aldığım Paranın sana düşen kısmı. | Open Subtitles | دي حصتك من الفلوس لما قبضنا علي الواد الهربان. |