| Belki Kotzebue'daki askeri üs size karantina koşulları sağlayabilir. | Open Subtitles | القاعدة العسكرية في كوتزيبو من الممكن أن تقوم بحجر صحي |
| askeri üs kapatıldığından beri epey iş birikti. | Open Subtitles | منذ أن أغلقو القاعدة العسكرية ولدي الكثير من الأعمال الغير موجزة |
| Bu sebeple oturduk ve bana üçüncü seviyeyi tamamlamak istediğim hâlde artık sabahları fiziksek egzersizlere katılamayacağım, Cuma arazi eğitimlerine ya da askeri üs eğitimlerine katılamayacağım söylendi. | TED | لذلك جلسنا معا، وأخبرت أنه إذا أردتُ الاستمرار إلى المستوى الثالث، لا يمكني أداء أي من التدريبات البدنية الصباحية ولا تدريبات المختبر الميدانية أيام الجمعة ولا تدريبات القاعدة العسكرية. |
| Gittiğim yer bir askeri üs. | Open Subtitles | المكان الذي سأذهب له ... . َ القاعدة العسكرية |
| Eğer o askeri üsse saldırırsak, Birleşik Devletler Hükümeti'ne savaş açmak demek olur bu. | Open Subtitles | إذا هاجمنا تلك القاعدة العسكرية سيكون ذلك بمثابة شن حرب على جيش الولايات المتحدة |
| Askeri üste Lois'le kalabilirim. | Open Subtitles | يمكن , يمكن أن أبقى مع لويس في القاعدة العسكرية |
| Yangın askeri üs boyunca yayılıyor. | Open Subtitles | الحريق ينتشر عبر القاعدة العسكرية |
| askeri üs Collier'ın hedefi olmadı hiç. | Open Subtitles | القاعدة العسكرية "لم تكن هدف " كولير |
| Wes'in büyüdüğü askeri üs bir kaç yıl önce kapatılmış. | Open Subtitles | القاعدة العسكرية التي كبر(ويس)فيها كانت أقفلت قبل سنوات قليلة |
| Hedefi, Dover'daki askeri üs. | Open Subtitles | هدفه هو القاعدة العسكرية بـ(دوفر) |
| Sahilin 10 mil çevresinde bulunan sivillerin en yakın askeri üsse gitmeleri gerektiği söyleniyor. | Open Subtitles | أيّ مدنيّ في حدود 10 أميال مِن الساحل ليتحرّك إلى القاعدة العسكرية لمركز العمليات. |
| Bu Askeri üste, mezar ve cesetlerin olduğunu gösteren kanıtlara sahibiz. | TED | حسنا , لدينا شهادة تحكي بأن في هذه القاعدة العسكرية , كان هناك جثث ,و كان هناك قبور . |