Sanırım bayan her zaman şapka giyer bizi ispiyonlayacak. Bunu yapacaksın değil mi? | Open Subtitles | اعتقد ان الانسه التي ترتدي القبعه دائما, سوف تفشي بنا, اليس كذلك؟ |
Kapalı yerde şapka mı takacaksın? | Open Subtitles | أسترتدين تلك القبعه في الداخل ؟ عند الطاوله ؟ |
Tatlım, o şapkayı gittiğimiz her yerde takmak zorunda mısın? | Open Subtitles | عزيزي هل أنت مضطر على إرتداء القبعه هذه أينما ذهبنا؟ |
Yani o şapkayı moralini yükseltmek için aldı. | Open Subtitles | لهذا اشترى القبعه لترفع من روحه المعنويه |
Dönen şapkaya binmek ister misin? | Open Subtitles | هل تريد الذهاب فى جوله على القبعه المكسيكيه |
Böylece leş kokulu tavşan tüm bu zaman boyunca şapkanın içindeydi. | Open Subtitles | لذا ان الارنب المقرف في القبعه طوال الوقت. |
Bu sende cok iyi durdu. bir şapka ve kamçı ile muhteşem olur | Open Subtitles | هذا يبدو عظيما عليك مع القبعه والسوط ، رائع |
İki tane daha! Şu şapka, onun yat kulübünden olduğunu gösteriyor. | Open Subtitles | تلك القبعه هناك يبدو أنه ينتمي لنادي اليخوت |
Kafasına da şapka koydurdum, dans ederek geldi. | Open Subtitles | انا قمت بوضع القبعه عليه واللاما اخترع بخطوات الرقص لوحده |
Bu şapka kurtulduysa ailem de kurtumuş olmalı. | Open Subtitles | لو ان هذه القبعه نجت يجبأنتكونعائلتينجتايضا |
Yani bu şapka kurtulduysa ailem de kurtulmuş olmalı. | Open Subtitles | واذا نجت هذه القبعه ثم يجب ان تكون عائلتي أيضا نجت |
- Bej takımlı ve şapka, çanta. | Open Subtitles | - صاحب البدلة البنية و القبعه و الحقيبة- |
Kendimi bir gangstere benzetmek için bu şapkayı giyiyorum. | Open Subtitles | لقد ارتديت تلك القبعه لتعطيني مظهر رجال العصابات |
Şu şapkayı çıkar da yüzün biraz güneş görsün. | Open Subtitles | ان تنزع هذه القبعه ، وان تعرض وجهك للشمس |
şapkayı çıkarabilir miyim? | Open Subtitles | هَلّ يمكنني ان اخلع هذه القبعه ؟ |
Brick, o şapkayı nereden aldın? | Open Subtitles | بريك , من أين أحضرت تلك القبعه . ؟ |
Bütün anahtarları ve saatleri şapkaya koyup oraya bırakalım. | Open Subtitles | سنضع كل الساعات والمفاتيح فى القبعه |
Gelecek sefer bir sihir gösterisi izlediğinde, tavşan tüm zaman boyunca şapkanın içindeydi. | Open Subtitles | اوه! في المره القاده التي تري فيها عرض سحري, يبقي الارنب في القبعه طوال الوقت. |
İyi, Şapkamı kafamdan çıkarmadığım sürece. | Open Subtitles | أنه بخير,طالما أرتدي القبعه |
Tabii iyiyim, asıl iyi olmayan şuradaki siyah şapkalı adam. | Open Subtitles | بالتأكيد أنا بخير ذو القبعه السوداء ليس بخير |
İşte geldik. Pekala, bu yeri şapkadan seçmiş olduğun için, kardeşim öldü. | Open Subtitles | حسنا طالما أنت ألتقطت ذلك المكان خارج القبعه فأن أخى قد مات |
Sırf saçını o şapkayla kapatasın diye bu soğukta buraya geldiğimizi söyleme. | Open Subtitles | قل لي إننا لم نخرج في البرد فقط لكي تغطي شعرك بهذه القبعه |
Haydi beyler. Artık şapkasını geri verin. | Open Subtitles | لكن هيا يا شباب فقط اعطوه القبعه |
Tatlım? Şapkanı çıkarma. | Open Subtitles | عزيزى ، إستمر فى إرتداء القبعه ، حسنا؟ |
şapkada, Quirauk Peak yakınındaki Blue Ridge Dağı alanında bulunan sarı kavak poleni çıktı. | Open Subtitles | اجل اجل حبوب لقاح لنبته الحور الصفراء موضوعه في القبعه على سلسله "جبال"بلو ريدج بالقرب من قمة "كويروك" |
Özür dilerim, efendim. Şapkanızı takmanız gerekiyor. | Open Subtitles | انا أسفه,لكن يجب أن تضع القبعه |