| Bu gidişle, iki kardeşin ramyun dükkanı için kavga etmeye başlayacaklarını bile söyleyecekler. | Open Subtitles | وعلى هذا المعدل حتى انهم ذاهبون لقول أن شقيقين سيبدأون القتال على متجر الرامين |
| Gençliğimde insanlar yiyecek için kavga ettiğinden beysbol oynamaya fırsat bulamazdı. | Open Subtitles | حسناً في زماني، الناس كانوا مشغولين للغاية في القتال على الطعام بدلاً من لعب البيسبول حتى. |
| - Senin olan için kavga ediyorlar. - Senin için mi kavga ediyorlar? | Open Subtitles | - القتال على تفضلوا بقبول فائق الاحترام. |
| Öldürülmektense savaşmak isteyenler. | Open Subtitles | وأيّ أحد آخر يُفضل القتال على الانتظار ليصير قتيلاً... |
| Aynı tarafta savaşmak mı? | Open Subtitles | القتال على نفس الجانب؟ |
| Surlarda savaşmak zor olacak. | Open Subtitles | "القتال على الأسوار سيكون صعباً" |
| Artık kadınlarla savaşmak yok! | Open Subtitles | ولا مزيد من القتال على النساء |