"القنبلة على" - Traduction Arabe en Turc

    • bombayı
        
    Tamam, bombayı yere bırakarak başlayalım. Open Subtitles حسنا، دعنا نبدأ من قبل ننزل القنبلة على الأرض.
    CTU, bombayı koordinatların birkaç metre uzağında patlatabilmiş. Open Subtitles لقد استطاعت الوحدة تفجير القنبلة على بعد امتار من منطقة الانفجار
    bombayı durdurmadan önce ABD topraklarına geçmesini beklemiş. Open Subtitles اراد الانتظار حتى تصبح القنبلة على الاراضى الامريكية قبل ان يعترضها
    Teoride, bombayı yüksekte patlatarak nükleer atık etkisini tersine çevirebiliriz. Open Subtitles من الناحية النظرية ، يمكننا تفجير القنبلة على ارتفاع من شأنه أن يجعل أثرها غير فعال
    bombayı yine de patlatmayacaklarını nereden bileceğiz? Open Subtitles كيف نعرف أنهم لن يفجروا القنبلة على أي حال؟
    bombayı uçağa bu şekilde sokmuş olmalılar. Open Subtitles هذه هي الطريقة التي وضعوا بها القنبلة على متن الطائرة.
    Nükleer bir saldırıda araçların çalışmaz durumda olduğunu farz ederek bombayı evine ve okula yakın bir yerlerde tutmak istemiştir. Open Subtitles الآن على إفتراض حدوث عُطل للمركبات خلال هجوم نووي سيرغب بأن تكون القنبلة على مقربة من منزله
    Bu bombayı uçağa getiren adam bir şeyler deneyebilir. Open Subtitles الرجل الذي أحضر هذه القنبلة على الطّائرة ربما يحاول فعل أمرًا ما.
    Polis gelip uçağa bombayı kimin yerleştirdiğini sormaya başladı. Open Subtitles وبدأت الشرطة في التحقيق وطرح أسئلة عن هوية الشخص الذي وضع القنبلة على الطائرة
    Kamyona bombayı koyan pisliği yakaladım. Open Subtitles أمسكتُ الشخص الذي وضع القنبلة على متن الشاحنة
    Çünkü o bombayı hemen patlatır ve hepimiz ölürüz. Open Subtitles لأن ذلك سيطلق القنبلة على الفور وسنكون جميعا ميتين.
    Buna rağmen başarısız olduk Ferrous Corp'da bombayı patlattı. Open Subtitles لكننا مانزال نفشل , والشركة الحديدية فجرًت تلك القنبلة على أيه حال
    bombayı hedefe bırakacaksınız, hem de tam zamanında. Open Subtitles ستطلق القنبلة على الهدف في الوقت المحدد
    Eğer bombayı 250 metre derinde patlatmazsak, pahalı bir havayi fişek gösterisi yapmış oluruz. Open Subtitles إذا لم نضع هذة القنبلة على عمق 800 قدم
    Şu bombayı yere bırak ve durdur! Open Subtitles ! ضعي تلك القنبلة على الأرض وأوقفيها - .كارتر، يجب أن نقفز -
    Şu bombayı yere bırak ve durdur! Open Subtitles ! ضعي تلك القنبلة على الأرض وأوقفيها - .كارتر، يجب أن نقفز -
    Ya bombayı her halükârda patlatırlarsa? Open Subtitles ماذا لو فجروا القنبلة على أية حال؟
    bombayı uçağa koydun. Open Subtitles لقد وضعت القنبلة على متن الطائرة
    Eğer havanın doğal frekansında titreşirsen vücudun, hücrelerin duvardan geçmene izin verip bombayı diğer tarafta bırakmanı sağlayacak uyarılma durumuna geçecek olmalı. Open Subtitles لو ضبطت ترددك ليساوي التردد الطبيعي للهواء ستكون خلايا جسدك في حالة إثارة يجب أن تمسح لك بالمرور عبر الحائط لتترك القنبلة على الجانب الآخر
    Çanın üzeindeki bombayı görmediler. Open Subtitles القنبلة على الجرس لم يروها لحد الآن

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus