Oradaki kadının yanına git Şu kasada duran ve ona kat sorumlusunu sor. | Open Subtitles | اذهب إلى تلك المرأة عند الكاشير واسألها عن مسؤول الطابق |
En güzel tarafı ise bir burs kazandı. kasada olacağım. Akademik değil. | Open Subtitles | سوف أكون عند الكاشير لم يحصل على المنحة لأداءه الأكاديمي |
Beni yanlış anlama Jimmy ama kasada çalışmanın dışında işe pek yetenekli olduğun söylenemez. | Open Subtitles | لا تفهم الأمر بشكلٍ خاطئ، جيمي ولكن بعيداً عن عمل الكاشير لن أقول بأن لديك الكثير من مقومات العمل التجاري |
Lanet, şimdi kasaya benim bakmam gerekiyor. | Open Subtitles | وجع, الحين لازم أغطّي الكاشير. |
Dur. kasaya kim bakıyor? | Open Subtitles | لحظة ، من يغطي الكاشير ؟ |
Bu 150 doları al, kasiyere götür parayı jetonlara çevir. | Open Subtitles | خذ هذه ال 150 دولار إلى الكاشير و حولها إلى فيَش اللعب |
kasiyere soracağım eğer bunu ona uzatabilirsem. | Open Subtitles | سأسأل الكاشير إن وافق على وضع هذه الصورة على النافذة |
Alışverişinin yarısını kasada geçirmişti. | Open Subtitles | لقد أخذ نصف أغراضه في طابور الكاشير |
kasada durup "70 dolar mı? | Open Subtitles | الناس الذي يقفون عند الكاشير |
Adolpho, üç numaralı kasada paket hazır. | Open Subtitles | ادولفو)، التوصيلة جاهزة) عن الكاشير رقم 3 |
Onu kasaya ödemiyorsunuz. | Open Subtitles | لا تدفعي ثمنها عند الكاشير |
Sean, haydi. kasaya bakmamız gerekiyor. | Open Subtitles | (شون) يالله لازم نغطّي الكاشير. |
Bundan sonra, Jacqui ile kasaya geçersin. | Open Subtitles | بعد ذلك، ستعمل في الكاشير مع (جاكي) |
Şimdi bu kasiyere gidecek 100 doları ve tarife kartını vereceksin. | Open Subtitles | الآن أعط الكاشير المائة والكرت |