"الكثر" - Traduction Arabe en Turc

    • sürü
        
    • çok şey
        
    • Çok fazla
        
    • Birçok
        
    O zaman üniversitedeydim ve çalışmam gereken bir sürü ders vardı. Open Subtitles لقد كان ذلك في الجامعة، وكان .لدي الكثر من الفروض لأنجزها
    Yapacak bir sürü işim var. Ve aynı anda birden fazla yerde olamam. Open Subtitles لدي الكثر من العمل لأفعله أكون في كل الاماكن في وقت واحد
    Çok daha karmaşık bir şey. Bir sürü düğmesi var. Giysilerini korumak için. Open Subtitles هذه الآلة معقّدة أكثر لديها الكثر من الأزرار
    Kyle'ın zihninde şu an çok şey var, tamam mı? Open Subtitles كايل لديه الكثر مما يشغل باله الآن ,حسنا ؟
    Zihnimi meşgul eden çok şey var. Benim de bir hayatım var. Open Subtitles هناك الكثر ممّا يشغل بالي فلديّ حياة أيضاً
    Suçluluk duygusundan kaçmak için çok şey yaptım. Open Subtitles فعلت الكثر من الأمور لأصرف الشعور بالذنب.
    Savunma Bakanlığında Çok fazla kesinti oldu, orada değilsin diye endişelendim. Open Subtitles هناك الكثر من القصور ،في الدفاع كنت قلقة ألا تكوني موجودة
    Ama Birçok muhteşem manzara resminin yanında üç portre yaptı. Open Subtitles ولكن عبر الكثر من المشاهد الطبيعية رسم ثلاث لوحات شخصية
    Gel Gene, yukarıda bir sürü oyunumuz var. Open Subtitles هيا جين ، لدينا الكثر من الألعاب الرائعة بالأعلى
    Bulmak adına bir sürü para da harcadı üstelik. Open Subtitles غرق الكثر من المال في العثور عليها، أيضًا
    Eve geldim ve haliyle biraz gürültülüydüm, bir sürü ses çıkardım. Open Subtitles عُدت إلى منزلي وكنتُ صاخبة جداً لذا قمتُ بعمل الكثر من الضجة..
    Bir sürü şişmanda ırkçı imalar var. Open Subtitles الكثر من ملابس الرجال الضخام لها بعد عنصري
    Unutmayın, kulüpte bir sürü masum insan var. Open Subtitles تذكروا، هناك الكثر من الأبرياء في النادي
    Haklısın. Ödemem gereken çok şey var. Bizi kurtarmama izin verin. Open Subtitles إنّك محقة، ثمّة الكثر لأعوّض عنه دعاني أنقذنا
    Burada hâla yapılacak çok şey var. Open Subtitles لازل هناك الكثر يحدث حولنا يجب ان يُفعل شئ في امره
    Zamanını burada boşa harcadığını düşünüyorsan öğrenmen gereken çok şey var demektir. Open Subtitles لو ظننت أن وقتك هنا كان هباءاً، فأمامك الكثر لتتعلمه
    Bu başarısızlıklardan çok şey öğrendik. TED وتعلمنا الكثر من تلك الإخفاقات.
    - Hakkında çok şey duydum. Open Subtitles جاكي اخبرتني الكثر عنك أليس مثالي؟
    Aşağıda,Ben Çok fazla (kumar)fişi sahibi bir adamım. Open Subtitles هناك بالأسفل ، إننى رجل يملك الكثر جداً من الرقائق
    Oh! Çok fazla olduğunu biliyorum, fakat talep edeceğimin hepsi bu kadar. İçtenlikle. Open Subtitles أعرف أنه الكثر لكن هذا كل ما أطلب بصراحة
    Söylemesi zor, büyünün Birçok türü var. Open Subtitles من الصب قول هذا هناك الكثر من أنواع السحر

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus