köprü üzerindeyiz kenara çekemem. | Open Subtitles | هل يمكن أن توقف السياره ؟ لا يمكن يا سيدتى نحن فى منتصف الكوبرى |
Çünkü Bay Brady, eğer o köprü yıkılırsa ortalıkta demiryolu diye bir şey kalmayacak. | Open Subtitles | لان , ياسيد برادلى اذا انهار هذا الكوبرى لن توجد سكك حديده اخرى فى الوجود |
Tek yaptığım köprüyü geçip Brooklyn'e gelmekti. Harika. | Open Subtitles | . كل ما فعلته أنى عبرت الكوبرى وأصبحت فى بروكلين . مدهش |
İngilizler oradan saldıracaktı ama köprüyü yıktık. | Open Subtitles | هذا مايخطط له الانجليز لنهجم منه وعندها نحطم الكوبرى |
Jersey'de köprünün altında bir zenciyi öperken görmüştüm. | Open Subtitles | رايتها تُقِّبل زنجى تحت الكوبرى فى جيرسى |
Biz geçmeden önce şu köprüye bir polis arabası gelirse, yandık. | Open Subtitles | لو البوليس تمركز على هذا الكوبرى قبل ان نتمكن من عبوره سينتهى أمرنا |
Oraya gitmenin tek yolu köprüden geçmek. | Open Subtitles | الطريق الوحيد للوصول الى هناك هو الكوبرى |
Şuradaki fotoğraftaki köprü altında duran mutlu çifte hayran oldum. | Open Subtitles | كنت أبدِ اعجابي بصورة ذلك الزوجين السعداء اسفل الكوبرى |
Kakawanis Straits Bridge'in köprü operatörüyle konuşmam lazım | Open Subtitles | أريد التحدث مع مسئولى الجسر الآن بـ " كاكوانيس " لغلق الكوبرى |
köprü operatörüyle bir an önce konuşmam lazım! | Open Subtitles | أريد التحدث مع مسئولى الكوبرى حالا ً |
Birisi köprü Yönetimi'ne sizin adınızı kullanarak talimat veriyor. | Open Subtitles | شخصا ما يصدر أوامر بإسمك عند الكوبرى |
- köprü yıkıldı. | Open Subtitles | وعندها نعود اوليانز الكوبرى يتم رفعه |
Kaçabileceğin ara yollar var. Önce köprüyü geç. | Open Subtitles | هناك العديد من الطرق للهروب ولكن اتركى الكوبرى الان |
Söyledim ya. köprüyü geçmek istiyorsan, geçiş ücretini ödersin. | Open Subtitles | لقد أخبرتك لتوى إذا أردت عبور الكوبرى فلابد أن تدفع لهم |
Sonra şoför köprüyü çok hızlı bir şekilde alınca arabanın penceresinin dışındaki dönen dünyayı görmek için yüksek hızla meydana gelen bulantı hissiyle uyandım. | Open Subtitles | و من ثم السائق سيعبر الكوبرى سريعاً وسأرى مصانع الغزل من شباك السيارة وإحساس السقوط المزرى بسبب السرعة القصوى |
Tahta köprüyü geçiyor, Dalgate'e doğru ilerliyor efendi. | Open Subtitles | انه يعبر الكوبرى الخشبي إلى دالجات سيدي |
köprünün altında nehir kıyısında... Tuzak olduğunu nasıl anladın? | Open Subtitles | تحت الكوبرى عند النهر كيف عرفت أنه كمين؟ |
köprünün ortasında ikişer ikişer herkesi birbirine bağlamışlar. | Open Subtitles | و فى وسط الكوبرى قاموا بربطهم معاً كل إثنين مع بعضهم |
Beni köprüye götür! | Open Subtitles | أوصلنى إلى الكوبرى |
O silahları al ve git köprüden at. | Open Subtitles | خذ هذه البنادق وأقذفهم من فوق الكوبرى |
Bugün Colorado'da, John Galt hattı yeni Rearden Metal Köprüsünde başarılı bir sefer tamamladı. | Open Subtitles | اليوم فى كلورادو خط جون جالت قام برحله موفقه على الكوبرى الجديد من حديد ريردن |