Anne olmadan önce, Concorde kaza yaptığında aceleyle oraya giden bir gazeteciydim. | TED | قبل الأمومة كنت تلك الصحفية التي هرعت لتغطية خبر تحطم طائرة الكونكورد. |
Ve düşünün, kim derdi ki, süpersonik Concorde'un (uçak) kara kutu uçuş kayıt cihazını, evlerinden çalışan bir grup kadın programlayacak. | TED | ومن كان ليحزر بأن برمجة الصندوق الأسود لطائرة الكونكورد أنجز من طرف مجموعة نساء يعملن من منازلهن. |
Ruslar aslında Concorde'dan önce süpersonik bir araç uçurttular. | TED | الروس في الواقع حلقوا برحلات خارقة لجدار الصوت قبل الكونكورد. |
2587 plakalı Concord lütfen aracınızı çekin! | Open Subtitles | سيارة الكونكورد صاحبة الرقم 2587 حرّك سيارتك لوسمحت |
Sanırım ekranımda Concord'u görüyorum. | Open Subtitles | أعتقد بأني أرى الكونكورد 239 الخاصة بكم على شاشتي |
Paris'in en güzel meydanlarından Place de la Concorde'a geliyoruz. | Open Subtitles | اٍننا الآن نشرف على ساحة الكونكورد واحد من أجمل ميادين باريس |
Bilet Concorde'a değiştirilmiş, 39 dakika sonra kalkıyor. | Open Subtitles | والتذكرة تعدلت على رحلة الكونكورد التى ستقلع تماماً خلال 39 دقيقة .. |
Paris'e gidecek Air France Concorde yolcuları için son çağrı, kapı numarası 34. | Open Subtitles | النداء الأخير لرحلة الكونكورد المتجهة إلى باريس الصعود الآن في البوابة 34 |
- İlk kez mi Concorde'a biniyorsunuz? | Open Subtitles | أول مرة تسافر على الكونكورد .. سيد لاريبى نعم |
Concorde'un aynı yolu yarı sürede kat ettiğini biliyor muydun? | Open Subtitles | أهلا أمي.. هل تعرفين أن طائرة الكونكورد تقطع المسافة في نصف الوقت تقريبا |
Bu arada Ferdinand ancak Concorde Meydanı'ndan Pyramides'e kadar 280 metre yol kat edebilmişti. | Open Subtitles | بينما سار بالكاد فرديناند الـ 280 متر التي تفصل الكونكورد عن قصر الأهرامات |
Concorde süremeyeceksiniz. | Open Subtitles | انت لا تستطيع ركوب الكونكورد اكثر |
Concorde'da ise başka bir problem vardı. | Open Subtitles | الكونكورد . كانت مشكلة مختلفة . |
- Eiffel mi, Concorde mu? | Open Subtitles | برج ايفل ام الكونكورد ؟ |
Concorde gibi uçacağız. | Open Subtitles | نحلق مثل الكونكورد |
Buradaki Concorde. | Open Subtitles | تلك الكونكورد هناك |
Dur bekle bu çok saçma çünkü artık Concorde yok. | Open Subtitles | لا، مهلاً، هذا غباء لأنهم ما عادوا يملكون الـ(الكونكورد) سحقاً، هذه هي |
Şuna bir bakın! Sanırım Concord 239'u buldum. | Open Subtitles | أنظر لهذا أعتقد بأني وجدت الكونكورد 239 |
Askerlerin -- en yüksek performanslı uçağı SR71di. Bütün bir yaşam döngüsünü tamamladı, uçamayacak kadar paslandı ve sonra kullanımdışı bırakıldı. Concord, uçak seyahati hızını iki katına çıkarttı. | TED | المقاتلات العسكرية كان لديها -- الطائرة ذات الأداء الأعلى في الخدمة ألا و هي الـ SR71 . دامت فترة حياة كاملة. إلى أن باتت صدئة , و أخرجت من الخدمة. الكونكورد ضاعفت السرعة لشركات الطيران والسفر. |
Kule Concord 239 konuşuyor. | Open Subtitles | هنا الكونكورد 239 إلى القاعدة |
Kule Concord 239 konuşuyor! | Open Subtitles | هنا الكونكورد 239 إلى القاعدة |